Uzmanlık Eğitimi Sürelerinin Kısaltılması

20.01.2012
Tıpta ve Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliğinde 2009 yılında yapılan düzenlemelerle, bazı uzmanlık dallarının eğitim süreleri değiştirilmiş ve uzmanlık eğitimi süresi kısaltılmıştır.

Uzmanlık eğitimi sürelerinin kısaltılmasına yönelik düzenlemelerin birçoğu dava konusu edilmiş ve Danıştay, düzenlemelerin önemli bir kısmının yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.

Danıştay tarafından yürütmesinin durdurulmasına karar verilen uzmanlık eğitimi süreleri bu defa, kanunla düzenlenmiştir. 26.04.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 6225 sayılı Kanun ile uzmanlık dalları, yan dal uzmanlık dalları ve eğitim süreleri bu defa 1219 sayılı Kanuna eklenmiştir.  

Uzmanlık sürelerinin kanunla düzenlenmesinden sonra, Sağlık Bakanlığı Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü tarafından 26.05.2011 tarihli bir genelge yayınlanarak uzmanlık eğitimi yapan bütün eğitim kurumlarına bu genelge gönderilmiştir. Genelgede, kanunda yapılan yeni düzenlemeler çerçevesinde eğitim kurumlarının neler yapması gerektiği sıralanmıştır.

Genelgenin (a) fıkrasında, uzmanlık eğitimleri devam etmekte olan tüm uzmanlık öğrencilerinin 1219 sayılı Kanunun ek 14.maddesine eklenen EK-1, Ek-2 ve Ek-3 sayılı çizelgelerdeki sürelere göre uzmanlık eğitimlerini tamamlayacakları düzenlenmiştir.

Bu düzenleme sonucu, tıp fakültesi dekanlıkları ile SB Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimlikleri uzmanlık eğitimi süresi 5 yıl olan ve bütün eğitim programı 5 yıllık eğitim süresine planlanan asistanlardan 4 yıllık eğitim süresine göre uzmanlık eğitimini tamamlamasını ve apar topar tezlerini hazırlayarak uzmanlık sınavına girmelerini istenmiştir.

Uzmanlık eğitiminin tamamlanmasına 1 yıldan fazla süre bulunan ve uzmanlık eğitimi çerçevesinde yapmak zorunda oldukları birçok mesleki pratiği ve eğitimi gerçekleştiremeyen asistanlar, kısaltılmış eğitim süresine göre uzmanlık eğitiminin tamamlanmasına karşı dava açmıştır.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum AD’da görevli asistan hekimler tarafından açılan davalarda, Tıp Fakültesi Dekanlığı’nın, asistanların tez savunma sınavına akabinde yapması zorunlu rotasyonlar tamamlandıktan sonra uzmanlık sınavına alınmasına yönelik işlemi ile bu işlemin dayanağı olan Sağlık Bakanlığı Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü’nün 26.05.2011 tarihli genelgesinin ilgili maddesinin yürütmesinin durdurulması talep edilmiştir.

Danıştay 8. Dairesi tarafından yapılan yargılama sonucunda, Tıp Fakültesi Dekanlığı işlemi ile Sağlık Bakanlığı Sağlık Eğitimi Genel Müdürlüğü’nün 26.05.2011 tarihli genelgesinin (a) bendine yer alan “…uzmanlık eğitimleri devam etmekte olan tüm uzmanlık öğrencileri, 1219 sayılı Kanuna ek 14.maddesine eklenen EK-1, Ek-2 ve Ek-3 sayılı çizelgelerdeki sürelere göre uzmanlık eğitimlerini tamamlayacaktır” ibaresinin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.

Karar gerekçesinde, “…davacıların uzmanlık eğitimine başladığı tarihte yürürlükte olan 2002 tarihli Tıpta Uzmanlık Tüzüğünde, kadın hastalıkları ve doğum uzmanlık dalının eğitim süresinin 5 yıl olarak belirlendiği, Tıpta ve Diş hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği’nin geçici 2. maddesi uyarınca davacılar hakkında Tıpta Uzmanlık Tüzüğü hükümlerinin uygulanmaya devam olunacağının açık olduğu, 6225 sayılı yasa ile uzmanlık eğitimi süresi 4 yıl olarak belirlenmiş olsa da anılan yasa hükmünün yürürlüğe girmesinden önce ilgili mevzuatına uygun olarak uzmanlık eğitimine başlamış olanların haklarının saklı olduğunun düzenlendiği, davacılar hakkında önceki mevzuat hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağının açık olduğu, bu düzenlemelere aykırı olarak davacıların uzmanlık eğitimlerini 4 yılda bitirmeleri yönünde tesis edilen işlemlerde hukuka ve mevzuata uygunluk olmadığı” değerlendirmelerine yer verilmiştir.

Danıştay 8. Dairesi kararı, benzer durumda olan ve uzmanlık süresi kısaldığı için kısaltılan süreye göre tez ve uzmanlık sınavına dahil edilen asistanlar için de uygulanabilir nitelikte bir karardır.

Uzmanlık dalları, yan dal uzmanlık dalları ve eğitim sürelerini yeniden düzenleyen 6225 sayılı yasa ile getirilen düzenlemeleri iptal yetkisi Anayasa Mahkemesine aittir. Bu konu ile ilgili yargısal süreç ise Anayasa Mahkemesinde devam etmektedir.
 
Danıştay 8. Dairesi kararı için tıklayınız …
 
 

İZMİR TABİP ODASI 

Bu haber 2807 kez okunmuştur.