İzmir Sağlık Platformu tarafından düzenlenen Dr. Ersin Arslan’ın aramızdan ayrılışının 11. yılında, 17 Nisan Şiddete Karşı Mücadele Günü basın açıklaması 17 Nisan 2023 tarihinde İzmir İl Sağlık Müdürlüğü önünde gerçekleştirildi.
Basın Açıklamasına, İzmir Tabip Odası adına Başkan Prof. Dr. Süleyman Kaynak, Yönetim Kurulu Üyeleri Uzm. Dr. F. Yüce Ayhan, Prof. Dr. Hakan Kültürsay, Uzm. Dr. F. Yüce Ayhan, Uzm.Dr. Haldün Öniz, Dr. Serkan Şen ve Sağlık Meslek Kuruluşları temsilcileri katıldı.
Ortak basın açıklaması metnini Prof. Dr. Süleyman Kaynak okudu. Prof. Dr Süleyman Kaynak, 17 Nisan Sağlıkta Şiddetle Mücadele günüdür ve Dr. Ersin Arslan’ın katledilişinin 11. Yıldönümüdür. Tüm sağlık alanındaki şiddete bağlı kayıplarımız için camiamıza başsağlığı dileriz . Tüm şiddet mağdurlarına geçmiş olsun , tekrar etmesin deriz. Şiddetle sonuna kadar mücadele edeceğimizin de sözünü tekrar veririz… Sağlıkta dönüşüm dediniz … Hastayı müşteri diye nitelediniz… Sağlıkta dönüşüm dediniz..Tüm sağlık kurumlarının ticarethaneye dönmesine yol açtınız… Sağlıkta dönüşüm dediniz..Aile hekimlerini sağlık çalışanlarını , sağlıksız mekanlarda , havasız , susuz , güvensiz ve yalnız bıraktınız… Sağlıkta dönüşüm dediniz, Kamu hastanelerinde beş dakikada bir hasta bakılmasını dayattınız. Hekimleri, sağlık çalışanlarını tükettiniz…Sağlıkta dönüşüm dediniz, MHRS de yüzbinleri sanal kuyruklara dizdiniz …. Randevu alınmaz hale getirdiniz… İnsanları sağlık hakkından mahrum ettiniz… Sağlıkta dönüşüm dediniz ,Koruyucu hekimliği rafa kaldırıp , insanları hastanelerin kapılarına yığdınız …. Sağlıkta dönüşüm dediniz, Sağlık hizmetine ulaşamayan insanların acil servislere yığılmasına yol açtınız….Sağlıkta dönüşüm dediniz , Sağlık sistemine yılda 1 milyardan fazla hasta baktırmaya çalıştınız… Sağlıkta dönüşüm dediniz… Kamu kurumlarından hizmet alamayan vatandaşı, özel kurumlara mahküm ettiniz… Sağlıkta dönüşüm dediniz … Hekimleri ve sağlık çalışanların özlük haklarını gözetmediniz , ister kamuda ister özel kurumlarda sömürülmelerine yol açtınız…. Sağlıkta dönüşüm dediniz … Hekimleri alınır satılır kadrolara bağladınız, Sağlık çalışanlarını işsiz bıraktınız. Atamalarını yapmadınız ve binlerce yetişmiş sağlık çalışanının atamasını yapmadınız… Sağlıkta dünüşüm dediniz , 128 tane tıp fakültesi açıp , hekim eğitimini sıkıntıya soktunuz… Öğrencilerin sefaletine yol açtınız. Sağlıkta dönüşüm dediniz ,Geçen sene 3000 hekimin ve bir çok sağlık çalışanının yurtdışına girmesine yol açtınız . Giderlerse gitsinler diyerek beyin göçünü teşvik ettiniz…Sağlıkta dönüşüm dediniz ,Zaten yetersiz olan sağlık bütçesinin dörtte birini 14 şehir hastanesini yapan inşaat firmalarına aktardınız… Sağlıkta dönüşüm dediniz , Şehir hastaneleri için bu ülkenin 62 milyar dolarını bir hülyanın peşine inşaat şirketlerine gömdünüz. Verdiğiniz anlamsız ve hesapsız hasta garantileri nedeni ile bir çok çalışan hastaneyi kapattınız. Harabeye çevirdiniz. Sağlıkta dönüşüm dediniz, Salgınlarda insanları yalnız bıraktınız. Bu ülkenin yüzdört binden fazla insanı Covid -19 a kurban verildi . 600 hekim ve sağlık çalışanının canını kaybettik ve hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. Aşıların nereden gelip nereye gittiğini hiç birimiz bilemedik , kim ithal etti kim hangi aşıyı niye getirdi , kimseye bir açıklama yapmadınız ve hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. 11 ilde resmi ve gerçekdışı sayılarla elli bin insanı felakete dönüştürdüğünüz depremde kaybettik . Hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. İmar afları ile sadece 11 ilde yüzbin binanın yıkılmasıyla binlerce insanın engelli olmasına yolaçtınız . Sonra hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. Kızılay , bu ülkenin bağışlarını , çadırlarını , yiyecek konservelerini sattı hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. Bu ülkenin en büyük üniversitelerini deprem riski diye bir günde kapattınız ve binlerce çalışanı binlerce hastayı ortada bıraktınız ve hiçbir şey olmamış gibi davrandınız. Sağlıkta dönüşüm dediniz.Sağlık sistemini tıkadınız . Bu tıkanmanın bu çöküşün tüm sorumlusu hekimler ve sağlık çalışanlarıymış gibi davrandınız. Hasta ve yakınları ile hekim ve sağlık çalışanlarını karşı karşıya bıraktınız. Hastaneye git , hekime git , ne istiyorsun , muayene mi , tetkik mi , rapor mu , reçetemi , ameliyat mı ne istiyorsan , gerekirse zor kullanarak , hakaret ederek , güç kullanarak , tehdit ederek yaptır , ben senin arkandayım dediniz… 1 Ağustos 2022 de Mecliste teklif edilen “ Sağlıkta Şiddet “ konulu özel meclis oturumu için , kuliste oturup beklediniz , bu özel oturumun yapılmasını engellediniz… Hekimleri , sağlık çalışanları şiddet karşısında savunmasız bıraktınız. Saldırganların sırtını sıvazladınız , onların serbest kalacağı yasal düzenlemeleri düzeltmediniz… Saldırganlara cesaret verdiniz… Sağlık kurumlarında emniyet tedbirlerini almaktan bilerek kaçındınız… Herkes her yere istediği gibi girdi çıktı , ağzına geleni söyledi , istediğine saldırdı . Sokaklarda bile hekim ve sağlık çalışanlarını koruyamadınız. Son 10 yılda 110 bin sağlıkta şiddet olayı oldu . Bu ancak savaş ortamlarının rakamlarıdır. Her gün ortalama 80 tane şiddet olayı yaşanmaktadır. Altıyüze yakın hekim sağlık çalışanının hayatını kaybettiği sağlık terörünün sorumluluğu kamu idaresindedir ve tüm kayıplarımız adına , bizim iki elimiz yakanızdadır… Dr.Ekrem Karakaya’nın elleri yakanızdadır. Dr. Edip Kürklünün elleri yakanızdadır. Dr. Göksel Kalaycının elleri yakanızdadır. Dr. Ali Menekşe’nin , Dr. Ersin Arslanın , Dr. Melike Erdem ‘in Dr. Aynur Dağdelen’in , Dr. Hüseyin Ağır’ın , Dr . Sait Berilgen’in , Dr. Fikret Hacıosmanoğlu’nun ve burada ismini sayamayacağımız kadar çok hekim ve sağlık çalışanlarının elleri yakanızdan düşmeyecektir. Bunun hesabı sorulacaktır. Ellerimiz yakanızdadır. Sağlıkta şiddet politiktir ve çok yakında çözülecektir. Siz gidince çözülecektir. Siz gidince çözülecektir.” dedi.
Katılanlar tarafından atılan “Sağlıkta Şiddet SonaErsin!”, “Sağlıkta Şiddete Hayır!” sloganlarıyla basın açıklaması sona erdi.