İzmir Sağlık Platformu Susmuyoruz, Korkmuyoruz, Vazgeçmiyoruz diyerek Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği'nin geri çekilmesi talebiyle 4 Aralık 2021 tarihinde İzmir Gündoğdu Meydanı’nda bir miting gerçekleştirdi. Mitingi İzmir Sağlık Platformunu oluşturan İzmir Tabip Odası, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN), Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik Dayanışma Sendikası (BDS) izmir Şube, Genel Sağlık- İş Sendikası İZMİR ŞUBE,İzmir Aile Hekimleri Derneği (İZAHED), İzmir Aile Sağlığı Çalışanları Derneği (İZASED) Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) izmir şube ile Türkiye Aile Hekimliği Uzmanlık Derneği (TAHUD) düzenledi.
İzmir Sağlık Platformunun çağrısıyla ülkemizin değişik şehirlerinden tabip odaları, aile hekimliği dernekleri, mitinge katılarak destek sundular.
Zeybek gösterisi ile başlayan mitingde İzmir Sağlık Platformu adına ortak açıklamayı İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Başkanı Dr. Lütfi Çamlı yaptı. Çamlı “Bir yanda iyi yönetilemeyen pandeminin, uzamış dördüncü pikinde, her gün 200 e yakın vatandaşımızı, önlenebilir bir hastalıktan kaybederken, bir yandan ülke tarihinin en büyük ekonomik ve siyasal krizlerinden birini yaşıyoruz” dedi. Yaklaşık yirmi yıl önce uygulamaya sokulan “Sağlıkta Dönüşüm Programı” ile sağlığın bir insan hakkı olmaktan çıkarılıp bir ticari faaliyet haline getirildiğini söyleyen Çamlı, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile tedavi edici hekimliğe büyük önem verilip, beş yıldızlı otel standardında şehir hastaneleri yapılırken, koruyucu sağlık hizmetlerinin ihmal edildiğini ifade etti. Pandeminin başından beri özveri ile yaşamlarını riske atarak hizmet vermeye çalışan sağlık emekçilerinin çalışanlarının kötü yönetilen bir pandeminin yükünü taşımaktan tükendiğini kaydeden Çamlı, geçtiğimiz günlerde TBMM gündemine gelen ve tüm sağlık emekçilerini kapsamayan düzenlemelere değinerek Üniversiteler, aile sağlığı merkezlerindeki ve BAĞ-KUR, SSK'lı hekimlerle birlikte diğer tüm sağlık çalışanlarını kapsam dışında bırakan, emekli hekimler arasındaki eşitsizliği derinleştiren bu düzenleme adaletsizdir. Hekimi, hemşiresi, temizlik işçisiyle sağlık bir ekip işidir. Sağlık hizmetleri kolektif bir emeğin sonucunda sunulmaktadır. Sağlık emekçilerinin her biri yaptıkları işler bakımından kritik önemdedir. Tüm toplumda olduğu gibi, sağlık emekçilerinin de ekonomik krizin etkilerini yoğun olarak hissettikleri bir dönemde tüm sağlık emekçilerine insanca yaşayacak emekliliğe yansıyan temel bir ücret talep ediyoruz. İktidarın iş barışını bozan, adaletsiz ücretlendirme ve ayrıştırıcı uygulamalarını kabul etmiyoruz"dedi. Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği’nde aile hekimleri üzerindeki baskıyı artıran, iş güvenliğini ortadan kaldıran, özlük haklarını yok sayan birçok taraf olduğunu söyleyen Çamlı, yönetmelik değişikliği ile aile hekimliği çalışanlarının statüsünün, il sağlık müdürlüklerine bağlı kölelik sistemine taşındığını belirtti. Yönetmelik ekinde ihtar uygulanacak 40 fiilin sıralandığını belirten Çamlı, şöyle konuştu: "Herhangi bir fiilin ikinci ve devam eden ihlallerinde, ihtar puanı iki kat olarak uygulanacak. Sağlık il müdürlüklerinin kuracağı komisyonlar, ilgili ihtar cetvelindeki fiillerden 5 kez ihtar puanı verilmesi veya toplamda 150 ve üzerinde ihtar puanına ulaşılması halinde aile hekim ve hemşirelerin sözleşmeleri feshedilebilecek. Aile hekimliği uygulamasında iş güvencesi bu yönetmelikle sona ermiştir." Yönetmeliğin neresinden tutulsa kabul edilebilecek bir tarafı olmadığını vurgulayan Çamlı, ‘Ceza sözleşmesi’ olarak nitelendirilen bu yönetmeliği asla kabul etmeyeceklerini açıkladı. Aile Sağlığı Merkezi çalışanlarının tüm ülkede değişik etkinlikleri ve eylemleri hayata geçirdiğini de belirten Çamlı, son olarak şunları kaydetti: "İnsanca çalışma koşullarında, özlük haklarımız ve ödemelerimiz gasp edilmeden, mesleğimiz itibarsızlaştırılmadan, emeğimiz değersizleştirilmeden sağlık hizmeti vermek istiyoruz. Bugün için talebimiz çok net. Ceza sistemini ağırlaştıran, sözleşme feshini kolaylaştıran, dayanaksız ve keyfi yaptırımlar getiren, birinci basamakta çalışan sağlık emekçilerinin taleplerini karşılamayan sözleşme, tüm maddeleriyle derhal geri çekilsin! İş güvencesini tamamen ortadan kaldıran, ücretleri ve kazanılmış hakları gasp eden, görüş ve düşünce açıklama özgürlüğüne yasak getiren ‘ceza yönetmeliğine’ karşı mücadelemiz yönetmelik geri çekilene dek sürdürülecektir. Mesleğimize, emeğimize, geleceğimize sahip çıkacağız".
Basın Açıklaması için tıklayınız.
Sağlık platformunu oluşturan örgüt temsilcileri söz alarak görüşlerini açıklamaları ardından miting sona erdi.