‘İklim Krizi ve Paris Anlaşması’ paneli 21 Ekim 2021 tarihinde çevrimiçi olarak gerçekleştirildi.

24.10.2021

Prof.Dr. Ali Osman Karababa’nın konuşmacı olarak katıldığı panelin açılış konuşmasını İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Nuri Seha Yüksel yaptı.

 

Dr. Nuri Seha Yüksel yaptığı konuşmada, Prof.Dr Ali Osman Karababa hakkında bilgi vererek İzmir Tabip Odası Çevre Komisyonunda yaptığı çalışmalardan dolayı kendisine teşekkür etti.

 

Prof.Dr. Ali Osman Karababa yaptığı sunumda, ‘dünyamızda var olan kapitalist düzenin yarattığı iklim krizi, günümüzde yaşamakta olduğumuz Covid-19 pandemisinden daha çok önem verilmesi gereken ancak aciliyetine karşın hükümetler tarafından henüz gereken adımların yeterince atılmadığı ekolojik ve politik bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Sera etkisi nedeniyle küremizin ortalama sıcaklığı 1,2°C’nin üzerinde ısıtılmış durumdadır. Bu sıcaklık artışının sonuçlarını da artan seller, fırtınalar, aşırı sıcak hava olayları, su sıkıntısı, kuraklık, çölleşme, artan orman yangınları ile yaşamaktayız. Bütün bu olaylar sonucunda birçok insan yaşamını yitirirken, çok sayıda insan da bulundukları ortamlar yaşanamaz hale geldiği için ya kendi ülkeleri içinde farklı bir bölgeye veya başka ülkelere göç etmek zorunda kalmaktadır. Bu insanlara iklim mültecileri adı verilmektedir. Bu göç sorunu hem iklim mültecilerinin kendilerinde hem de gittikleri ülkelerde yaşayanlarda ciddi sorunların ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Süreç içinde iklim mültecisi sayısının 1,2 milyar gibi çok büyük rakamlara ulaşması beklenmektedir ki bu da insanlığın çözmesi gereken çok ciddi toplumsal olayların gerçekleşeceği anlamına gelmektedir. Küresel ısıtılma sorununun değerlendirilmesinde CO gazının atmosferdeki düzeyi temel alınmaktadır. Günümüzde CO gazının atmosferdeki düzeyi 417 ppm (milyonda kısım) aşmış olup, bu düzeye ulaşılmasında sorumluluğun %63’ü dünya nüfusunun %11’ini oluşturan üst gelir düzeyine sahip sermaye sahipleridir. Küresel ısıtılmanın önlenebilmesi için 1992 yılında “Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi” ardından 1997 yılında “Kyoto Protokolu” imzalanmış ancak sera gazı emisyonlarında beklenen azalma sağlanamamıştır. Devam eden İklim toplantıları dizisinin 21.si 2015 yılında Paris’de yapılmış ve “küresel ortalama sıcaklık artışının sanayileşme öncesi döneme göre 2°C derecenin oldukça altında tutulması ve sıcaklık artışının 1,5° C derece ile sınırlandırılması yönünde çaba sarf edilmesi” üzerinde anlaşılmıştır. Bu anlaşmada küresel sera gazı emisyonlarının 2030 yılında 2010 yılına göre net olarak %45 azaltılması ve 2050 yılı itibariyle net olarak sıfırlanması öngörülmüş olmasına karşın, bu azaltmanın nasıl yapılacağına dair ne Paris’de ne de izleyen dört toplantıda anlaşma sağlanamamıştır. Kasım 2021’de İskoçya’nın Glasgow kentinde yapılacak COP26 toplantısında ülkeleri bağlayıcı kararların alınacağı umut edilmektedir. Ülkemizin de 6 Ekim 2021 tarihinde TBMM’de alınan kararla resmen Paris Anlaşmasına taraf olmuş bulunmaktadır’ diyerek sunumunu bitirdi.

 

Katılanların soru ve katkılarının ardından Dr. Nuri Seha Yüksel, Prof.Dr. Ali Osman Karababa yaptığı güzel sunum sonunda teşekkürlerini iletti.

 

 

 

Bu haber 244 kez okunmuştur.