İzmir Tabip Odası Hekim Meclisi Yeni Dönem ilk toplantısını gerçekleştirdi.

İzmir Tabip Odası Hekim Meclisi, meclis divanının çağrısı üzerine aylık toplantısını yapmak üzere 07.10.2021 saat 20.00’da zoom üzerinden geniş katılımla toplandı.

Hekim Meclisi Divan Başkanı Dr. Ahmet Etit toplantıyı açarak gündem maddelerini sıraladı.

*Birinci gündem maddesinde Kadın Hekimlik Komisyonunun önerisi ile medyada şiddet dili konuşuldu:

Komisyon adına söz alan Psikiyatri uzmanı Dr. Arzu Erkan Yüce, “Medyada şiddeti yeniden üretmemek için ne yapmalı, ne yapmamalı” başlıklı sunumu ile bilgilendirme yaptı. Sosyal medyada şiddetin haberleştirilme biçiminin toplumda farklı bir algı oluşturabileceğini örneklerle anlatan Dr. Yüce aynı zamanda haberin ulaştığı kişiler ve olayın mağduru bakımından örsleyici, yardım almaktan alıkoyucu, duyarsızlık ve yok sayma tepkisine yol açan ve de olumsuz davranışlara/şiddete özendirici ( şiddet pornografisi) bir hale dönüşebileceğini söyledi.  Sonuç olarak şiddeti ve toplumsal cinsiyet eşitsizliğini yeniden üretebileceği göz önüne alındığında medyada şiddet haberi yapılırken çok dikkatli olunması gerektiğini belirterek Türkiye Gazeteciler Cemiyeti ve Cinsel şiddetle mücadele derneğinin bu konuda online kılavuzları bulunduğunu dile getirdi. Habercilikte ezberi bozmak, var olan algıyı yıkmak, toplumsal bir bilinç yaratmak sorumlu gazeteciliğin bir gereğidir diyen Dr. Yüce, cinsiyet açısından kapsayıcı, kadın ve LGBT+hakları konusunda bilgilendirici, hak ihlalleri ve kazanımlarını takip eden ve görünür kılan, hak taleplerini duyuran ve bunu yaparken yeni hak ihlallerine neden olmayan , ayrımcılıktan uzak bir haberciliğin bu toplumun ruh sağlığı için gerekli olduğunu belirtti. 

*İkinci gündem maddesinde Covid pandemisi ile ilgili güncel durum konuşuldu:

İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı, İzmir özelinde vaka sayısının arttığı, yoğun bakım yataklarının dolu olduğu, yeni covid servislerinin açıldığı, sahadan alınan verilere bakıldığında valiliğin ve sağlık bakanlığının açıkladığı vaka sayılarının çok çok üzerinde olduğunu, bu ay tüm ülkede resmi verilere göre 7bin kişinin vefat ettiğini ve vaka sayısının pandemi başından beri en fazla vakanın çıktığı 2. ayda olduğumuzu belirtti. Buna mukabil aşılama oranının istenen düzeye gelmediği, aşı karşıtlarının fazla olduğu, miting dahi yaptıklarını söyleyerek kamusal alanda aşılama konusunda daha net olunması gerektiğini ifade etti. Halen sahadan alınan bilgiye göre sadece İzmir’de günlük 1500 vaka ile karşılaşıldığını, kamusal alanda toplum sağlığını riske sokacak aşısız vatandaşlar için caydırıcı tedbirler olması gerektiğini vurguladı. 

*Üçüncü gündem maddesi “şehir hastaneleri değerlendirmesi ve İzmir” başlığı ile tartışmaya açıldı:

Dr. Fatih Sürenkök, Türkiye’de işletmeye açılan diğer şehir hastanelerinden örnekler vererek bunların halkı nitelikli ve ulaşılabilir sağlık hakkından mahrum ettiği, hekimler ve sağlık çalışanları için de iş yükünün arttığını söyledi. Ayrıca finans modeli olarak ülke ekonomisine ciddi yük getirdiğinin de Sayıştay raporlarınca ortaya çıkarıldığını, hasta garantisi verilmesinin ve devlet garantörlüğünün kabul edilebilir olmadığını ifade etti. 

İzmir şehir hastanesi inşaatının son aşamada olmasına rağmen ciddi alt yapı ve ulaşım problemi mevcut olduğunu yerel yönetimin ulaşım sorununu çözmek açısından teleferik sistemi de dahil olmak üzere çeşitli fikirler öne sürdüğü ancak bu yöntemlerin hiçbirinin kentin çok uzak bir noktasında olan yerleşkeye halkın ulaşım sorununu yeterli ölçüde çözemeyeceğini vurguladı. 

Ankara’da  şehir hastanesi açılırken merkezde 13 hastanenin kapatıldığını söyleyen   Dr. Sürenkök , İzmir’de  de böyle bir planın mevcut olduğunu, bu eski hastanelerin kapanmaması, yani hastaların ve sağlık çalışanlarının mağdur olmaması için İzmir emek ve demokrasi örgütleri ile birlikte bir platform oluşturulması gerektiğini söyledi. 

İzmir Tabip Odası Başkanı Dr. Lütfi Çamlı da tabip odamız bünyesinde şehir hastaneleri izleme grubu oluşturmamız gerektiğini belirterek bu yönde bir çabanın hekimler ve  sağlık çalışanlarının özlük hakları, halkın da sağlık hakkı üzerinden katkısı olacağını söyledi. Şehir hastanesine taşınması planlanan mevcut hastane çalışanlarının da katıldığı böyle bir çalışma grubunun en kısa zamanda hayata geçirilmesi ve sürecin takibi konusunda İzmir Tabip Odası Hekim Meclisi hastane temsilcilerine davette bulundu. 

*Dilek ve temenniler bölümünde söz alan Dr. Esat Hoşgönül, İzmir Tabip Odası’nın geçtiğimiz günlerde işyeri hekimliği ile ilgili yaptığı anket çalışması ile işyeri hekimlerinin sorunlarını görünür kıldığını ifade ederek başka şehirlerden işyeri hekimi arkadaşlarının kendisini arayarak teşekkür ettiğini  “İzmir Tabip Odası derdimize tercüman oldu” şeklinde yorum yaptığını aktardı.

Behçet Uz Hastanesi pediatri asistanı Dr. Fatma Kırlı da söz alarak asistan hekim sorunlarından, Covid salgınında asistanların en ön safhada yoğun bir şekilde çalıştığından ve asistan hekim komisyonu çalışmalarından söz etti. Asistan hekimler arasında oda üyeliği çalışmalarına yoğun iş ve nöbet temposu içerisinde ellerinden geldiğince gayret ettiklerini söyledi. 

 Tepecik EAH temsilcisi Dr. Aydan Taka Küçük sağlık bakanlığının dayattığı 5 dakikada bir hasta randevusunun hekimleri çok zor durumda bıraktığını söylemesi üzerine İzmir Tabip Odası başkanı Lütfi Çamlı, yönetim kurulu üyemiz Dr. Zeynep Altın ile birlikte 12.10.2021 Salı günü Tepecik hastanesinde yapılacak etkinlik planını paylaştı. 

*Başka ek gündem önerisi, dilek ve temenni olmaması üzerine Divan başkanı Dr. Ahmet Etit bir sonraki toplantının tarihinin WhatsApp üzerinden duyurulacağını söyleyerek toplantıyı sonlandırdı.