Dr. Özlem Yağdıran derhal görevine iade edilmelidir!

31.07.2018

Görevini yapmaktan başka bir eylemi olmayan meslektaşımız Dr. Özlem Yağdıran derhal görevine iade edilmelidir!

23 Temmuz 2018 Pazartesi günü Giresun’da 82 yaşında bir vatandaşımız, meslektaşımız Dr. Özlem Yağdıran’a hastanın kendisi olmaksızın hasta üzerine reçete yazdırmak talebinde bulunmuştur. Türk Ceza Kanunu’nda, hasta olmadan reçete düzenlenmesi, rapor verilmesi ve benzeri sağlık uygulamalarında bulunulması halinde suçlu olunacağı hükmü yer almaktadır. Aile sağlığı merkezinde çalışan meslektaşımız, hasta yakını ile mevzuatı paylaşmasına rağmen hasta yakının ısrar etmesi olayın sağlık hizmet sunumunu etkiler hale gelmesi nedeniyle konu hakkında “Beyaz Kod” bildirimi yapmak zorunda kalmış ve hasta muayenesine devam etmiştir. Beyaz kod bildiriminin ardından güvenlik güçleri sağlık merkezine gelmiş, bundan sonraki olaylar hekimle hasta diyalogu sırasında değil, ters kelepçe ve biber gazının da kullanıldığı, şahsın polis tarafından gözaltına alınması sürecinde yaşanmıştır. Yaşanan tartışma  Polisin sert müdahalesi sonrası Yusuf Topal’ın yaşamını yitirmesi ile acı bir şekilde sonuçlanmıştır Öncelikle İzmir Tabip Odası olarak Yusuf Topal’ın yaşamını kaybetmesinden duyduğumuz derin üzüntüyü bir kez daha ifade etmek isteriz. Ailesine, yakınlarına tüm sevenlerine başsağlığı dileriz.  Dr. Özlem Yağdıran ile ilgili, görevini etik ve hukuksal çerçevede yürütmesine karşın, hasta yakınının sağlık merkezi dışında polis müdahalesi sonrasında gerçekleşen ölümü nedeni ile günlerdir bir linç kampanyası sürdürülmeye çalışılmaktadır. Olaydan günler sonra, olay ile ilgili bilgisine başvurulmadan meslektaşımızın açığa alınması kabul edilemez.

1)  Hekim kendisine başvuran kişinin kimliğini teyit etmekle sorumlu tutulmuştur. Türk Ceza Kanunu’nda, hasta olmadan reçete düzenlenmesi, rapor verilmesi ve benzeri sağlık uygulamalarında bulunulması halinde suçlu olunacağı hükmü yer almaktadır. Hekimler hakkında yapılan soruşturmalarda SGK müfettişleri, defalarca hekimin kimlik kontrolü sorumluluğunun altını çizmiş ve hekimlere ceza vermekle kalmayıp bir de ağır ceza mahkemesinde hekimler aleyhine davalar açmıştır. Bu nedenle hastanın bizzat kendisinin sağlık kurumuna müracaatı zorunludur. Meslektaşımız bu konuda  hasta yakınına,  istediği ilaçların hasta görülmeden yazılmasının hasta bakımından sakıncalarını da anlatmış ve reçeteyi yazmayarak görevinin gereğini yapmıştır.

2)  Meslektaşımız, hasta yakını ile mevzuatı paylaşmasına rağmen olayın sağlık hizmet sunumunu etkiler hale gelmesi nedeniyle konu hakkında “Beyaz Kod” bildirimi yapmak zorunda kalmıştır. Kanunsuz, haksız ve sonunda çatışma ve şiddete dönüşmeye neden olacak ısrarcı davranışların bildirilmesi için Sağlık Bakanlığı tarafından Beyaz Kod isimli bir uygulama mevcuttur. Bu amaçla Sağlık Bakanlığı tarafından sağlık çalışanlarına, şiddet olayları ve şiddete dönüşme riski bulunan durumlarda 113 numaralı telefonun aranarak beyaz kod işleminin başlatılması tebliğ edilmiştir. Bu da göstermektedir ki meslektaşımız bu konuda doğru bir yaklaşımla gerekli olan prosedürü başlatmıştır.

3)   Polisin olaya müdahalesi ve sonrasında aile sağlığı merkezi dışında gelişen ve ne yazık ki Yusuf Topal’ın ölümü ile sonuçlanan olaylarla hekimin bir ilişkisi yoktur.

4)  Yasaların ve mevzuatın emrettiği kuralları uygulayan, doğru ve yerinde bir tıbbi yaklaşım sergileyen bir hekimin bu nedenle açığa alınması hukuksal ve idari dayanaktan uzaktır. Sağlık Bakanlığı’nın hekim arkadaşımızın açığa alınması ile ilgili açıklamasını son derece talihsiz bir açıklama olarak değerlendiriyoruz.

Meslektaşımız tarafından bütün toplumun uymak zorunda olduğu yasal işlemlerin yapılmış olduğu açıktır. Sağlık sisteminden kaynaklı sorunların sorumlusu olarak sağlık çalışanlarının görülmesi/gösterilmesi son derece tehlikeli, yanlış ve haksız bir yaklaşımdır. Bu üzücü olayda görevini yapmaktan başka bir eylemi olmayan meslektaşımız Dr. Özlem Yağdıran’ın derhal görevine iade edilmesini bekliyoruz.

İzmir Tabip Odası Yönetim Kurulu

Bu haber 654 kez okunmuştur.