Sayı: 14-020 13.03.2014
EMEK SÖMÜRÜSÜNE SON!
İŞ VE ÜCRET GÜVENCESİ İSTİYORUZ !
Değerli basın mensupları,
Bugün burada bazı özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan ve yıllardır emeği sömürülen hekimlerin sorunlarını paylaşmak için toplandık.
Bu alan hekimliğin en sancılı alanlarının en önünde yer almaktadır.
Çünkü bu kurumlarda ne iş ne de ücret güvencesi vardır. Çalışırken sürekli olarak işverenin “daha çok çalış, daha çok kazandır !” baskısı üzerimizdedir..
Yıllarca çalışırsınız ve bakarsınız ki, ertesi gün bir teşekkürü bile çok gören işveren “artık gelme, kendine yeni bir iş ara !” der. Çünkü yerinize daha düşük ücretle çalışacak başka bir meslektaşımız bulunmuştur. Sömürülme sırası ondadır.
Üstelik yıllarca verdiğiniz emeğin üzerine oturulur ve bunun için akla gelmeyecek her türlü yol ve yöntem kullanılır.
İşte bu kötü tablonun İzmir’deki en önemli örneği İzmir Özel Ege Sağlık Hastanesi’dir.
Burada çalışan doktorlar ve sağlık çalışanları aylardır çalışmalarının karşılığı olan ücretlerini alamamaktadır. Çalışanlar büyük fedakarlıklar göstererek ücretlerinin ödeneceği umudu ile aylardır hiçbir ücret almadan hizmet vermeye devam etmişlerdir.
Bunu yaparken emek verdikleri ve geçimlerini sağladıkları İzmir’in en eski ve en köklü özel hastanesini ayakta tutmak isteği de çok önemli bir rol oynamıştır. Ancak bu özveri karşılığını bulmamıştır.
En üst düzey yöneticiler sürekli olarak ücretlerin ödeneceği sözünü vermelerine karşın, bu bir oyalamadan öteye gitmemiştir.
Bu kurumda çalışanlar açlık ve geçinememe tehlikesi altında kalmıştır. Çalışanlar bankalardan krediler çekmiş, yakınlardan borçlar almış, arabalarını vb. satmış, ev kiralarını bile ödeyemez hale gelmişlerdir.Bu kötü gidişe dayanamayan bir çok çalışan, hiç istemedikleri halde başka yerlerde çalışmaya başlamışlardır.
Yıllardır verilen emeğin karşılığı ve hak edilen tazminatlar için mahkemelerde hak aranmak zorunda kalınmıştır.
Bu hastanede yaşananlar doğaldır ki sadece burasıyla sınırlı değildir. Türkiye’nin her yerinde , yüzlerce sağlık kuruluşunda benzer sıkıntılar yaşanmaktadır.
Çalışanların haklarını korumak devletin görevi ve sorumluluğudur.
Biz İzmir Tabip Odası olarak çalışanların iş ve ücret güvencesi için ciddi önlemler alınmasını istiyoruz. Bunun ilk adımı olarak, özel sağlık kuruluşlarının %95’ inin SGK ile anlaşmalı çalıştığı değerlendirildiğinde, taşeron çalışanlarına uygulanan ve SGK ödemelerinde öncelikle çalışanların ücretlerini garantiye alan kanunun bir benzerinin özel sağlık kuruluşu çalışanları için de çıkarılmasını talep ediyoruz. Yani SGK öncelikle çalışanların ücretini ödeyecek, kalan miktar sağlık kuruluşuna ödenecektir. Çünkü kurumun başarı ya da başarısızlığından; iyi ya da kötü yönetiminden çalışanlar sorumlu değildir.
Bugün buradan bu çağrıyı yapıyoruz.
Hekim ortaklı işletmeler büyük sermaye tarafından yutulmakta, bunlar da giderek uluslararası yabancı fonlar ve tekellerin eline geçmektedir. Sonuçta hekimler kendilerinden çok uzak ve ezici, neredeyse hiçbir hak ve hukuklarının olmadığı bir ortamın içinde çalışmak zorunda kalmaktadırlar Aslında yaşadığımız bu tablo sağlıkta dönüşüm projesinin kaçınılmaz bir sonucudur. Bu tablo mutlaka değişmelidir. Saygılarımızla.
İZMİR TABİP ODASI