Yeni Bir Torba Yasa Daha

21.06.2013
 
Değerli Meslektaşlarımız,
 
Torba yasaların ardı arkası kesilmiyor. Bakanlar Kurulu tarafından 20.06.2013 tarihinde TBMM Başkanlığına yeni bir torba yasa tasarısı sunulmuştur.Bu tasarıda tam günle birlikte sağlık alanına ve çalışma statülerine ilişkin bir çok düzenleme yer almıştır.
 
TBMM Başkanlığına sunulan tasarı için tıklayınız
 
Tam güne ilişkin yeni düzenlemelerin ne hekimlere, ne üniversitelere ve ne de hastalara bir katkısının olmayacağı;  yıllardır yaşanan tartışmalarda başa dönüldüğü görülmektedir.
 
Konu ile ilgili tarafların hiçbirisinin görüşleri alınmadan ve 1 Temmuz’da meclis tatile girmeden yetiştirilmek üzere alelacele hazırlanan bu düzenlemelerin hiçbir soruna kalıcı çözüm getirmeyeceği ve yeni sorunlar ortaya koyacağı görülmektedir.
 
Sağlık ortamı ve hekimlerin çalışma statüleri yeni bir kaos ile karşı karşıyadır. Sağlık Bakanlığı’nın, tam gün yasası tartışmalarının ilk başladığı dönemlerden bu yana ileri sürdüğü gerekçelerin hiçbirisinde  samimi olmadığı görülmektedir. Bugüne kadar, mesai sonrası özel hekimlik faaliyetleri (nöbet tutulması dahil) gereksiz biçimde tümüyle yasaklanmış, böylece hekimler ve birçok sağlık kurumu mağdur edilmişken örneğin mesai sonrası işyeri hekimliği yapılmasına olanak veren düzenlemeler tasarıda yer alabilmektedir.  Yıllardır ifade ettiğimiz, mesai sonrası özel hekimlik yapılabilmesinin önünün neden hala kapalı olduğunun (!) açıklaması yasada yoktur.
 
Tıp fakültelerinde mesai sonrası sağlık hizmetleri özendirilerek yurttaşları yine katkı payı ve ilave ücret kaosuna sürükleyecek bir ortama yol açılmaktadır.
 
 Torba yasa tasarısında, tam günle birlikte birçok düzenlemeye yer verilmiştir. Tasarıya göre, 
 
· Sağlık Bakanlığı ve üniversite görev yapan hekimler serbest meslek faaliyeti yürütemeyecektir.
 
· Üniversitede görev yapan ve aynı zamanda serbest çalışan öğretim üyelerinin kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 ay içinde seçimlerini yapmak zorundadırlar.
 
· Üniversite öğretim üyelerinin fakültenin aynı ünvandaki kadro sayısının %5’ini aşmamak, geliri üniversite döner sermaye hesabına kaydedilmek, öğretim üyesinin iş miktarı ve çeşidi dikkate alınarak üniversite yönetim kurulu kararı ile belirli bir süre ile veya belirli işleri yapmak üzere özel sağlık kuruluşlarında ve vakıf üniversitelerinde çalıştırılabilecektir.
 
· Öğretim üyelerinin mesai saati dışında üniversitede sundukları hizmetler için alınan ilave ücretlerin ayrı bir hesapta kaydedilecek, gelirin %50’isi öğretim üyesine ödenecektir.
 
·Herhangi bir kamu kurumunda ve yükseköğretim kurumu kadrosunda olmayan profesör ve doçentler, tıp ve diş hekimliği fakültelerinin ihtiyaç duyulan alanlarında sözleşmeli olarak istihdam edilebilecek, bu şekilde istihdam edilen öğretim üyelerine ek ders ücreti zamlı olarak ödenecek.
 
· Yoğun bakım, acil servis ve 112 acil sağlık hizmetlerinde çalışanların nöbet ücretleri %50 oranında zamlı ödenecektir.
 
· Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan ve yöneticilik yapmayan hekimler ile aile hekimleri, mesai saatleri dışında aylık 30 saati geçmemek üzere işyeri hekimliği yapabilecektir.
 
· Mesai saatleri dışında sağlık personelinin hizmetine ihtiyaç duyulduğu takdirde sağlık kuruluşuna ulaşması için gerekli önlemlerin alınacak.
 
· Özel sağlık kurum ve kuruluşlarında çalışan personeli, görevleri sırasında işledikleri suçlar veya görevleri nedeniyle kendilerine karşı işlenen kasten öldürme, kasten yaralama, tehdit ve hakaret suçlarından dolayı Türk Ceza Kanununa göre kamu görevlisi gibi değerlendirilecek.
 
· Kasten yaralama suçu, tutuklama gerekçelerinden birisi olacak.
 
Tasarıda, bu düzenlemeler dışında, organ nakli, kamu hastane birlikleri yöneticilerinin sözleşmeleri, aile hekimliği giderleri, klinik araştırmalar, birlikte kullanılan hastaneler, izinsiz verilen sağlık hizmetleri, sağlıkta reklam ve tanıtım gibi birçok alanda da düzenlemelere yer verilmiştir.
 
Düzenlemelere ilişkin değerlendirmelerimiz devam etmekte olup süreç hakkında meslektaşlarımız bilgilendirilecektir.
 

İZMİR TABİP ODASI 

Bu haber 2247 kez okunmuştur.