Değerli meslektaşlarımız,
İzmir Tabip Odası üyesi meslektaşımız Dr Ömür MAVİOĞLU'nun oğlu ve gelinin başına gelenleri sizlerle paylaşma gereği duyduk. Bugünlerde yaşamakta olduğumuz olaylar hakkında önemli ipuçları da içeren bu iletiyi önemsiyoruz.
Saygılarımızla
Dr Mete GÜZELANT
İzmir Tabip Odası
Genel Sekreteri
Değerli arkadaşlarım
Ben Dr. Ömür Mavioğlu, Dokuz Eylül Üniversitesi emekli öğretim üyesiyim. Anestezi ve Reanimasyon uzmanıyım. 31 yıllık meslek hayatımda meslek ilkelerimden ödün vermeksizin her hastama bilgi ve becerim ölçüsünce hizmet vermeye çalıştım. Günlük sosyal yaşamımda asla şiddete başvurmadım ve şiddeti her zaman kınadım. Celal Bayar Üniversitesinde kıdemli öğretim üyesi olan eşimle birlikte çocuklarımı da aynı bilinçle yetiştirdim.
02 Haziran 2013günü saat 02.00 sıralarında oğlum ve gelinime Alsancak Gündoğduda polis ve ne olduğu belirsiz kişiler tarfından aşırı şiddet uygulanarak ciddi bedensel ve ruhsal hasarlar verilmiştir.
Tek suçları gündoğduda oturmak olan çocuklarım defalarca cop ve delici cisim (muhtemelen çivili sopa) ile vurularak darp edilmişler, oğlum ve eşi birbirlerine sarılarak korunmaya çalışmışlar, oğlum karıma vurmayın biz size hiç birşey yapmadık demesine karşın eşine " o....u bu saatte burada ne işin var" diye hakaretler edip vurmaya devam etmişlerdir. Bir erkeğin kendisine ve eşine uygulanan vahşete karşı çaresiz kalmasının yarattığı ruhsal travmanın şiddetini değerlendirdiğimde hekim bir baba olarak nasıl karşılamam gerektiğini yurttaşlarımızın vicdanlarına bırakıyorum.
Başta izmir valisi ve emniyet müdürü olmak üzere, silahsız ve kendisi şiddet uygulamayan bir bireye aşırı şiddet uygulayanlara soruyorum, "eşinizle otururken bu uygulama size yapılsa ve eşinize o....u denilerek hakaret edilse ne yaparsınız?"
İzmir valisi ve Emniyet müdüründen çivili sopaların hangi yetkilinin emri ile dağıtıldığını ve şiddet uygulayan bu kişilerin açık kimliklerini kamu oyu ile paylaşmalarını rica ediyorum.