Sayın
Basın Mensupları,
Olanları bize, halka bildirme ve bilgilendirme; bizim durumumuzu, isteklerimizi gereken mercilere ulaştırma göreviniz sizi saygın ve vazgeçilmez yapıyor. Öncelikle burada olduğunuz için teşekkür etmek istiyorum. Hekim ve emeklileri olarak mağdur olduğumuz konuların altını çizerek gerekenin yapılmasında aracı olmanız bize güç katıyor.
Tıp eğitimi, uzun (en uzun), meşakkatli, yorucu bir süreçtir. Daha sonra meslek icrasında yıpratıcı bir hal alır. Hayatımızı ve sağlığımızı emanet ettiğimiz hekime, emekliliğinde ekonomik belirsizlik ve reva görülürse; sonucu topluma dönecek bir performans eksikliği defekti açmış oluruz. Türk-İş’in 2012 yılındaki yapmış olduğu araştırmada memleketimizin yoksulluk sınırı 3297 TL olarak tespit edilmiştir. Bu dönemde, kamu sektöründe en yüksek seviye ¼’ten 30 yıl hizmet eden hekimlerimiz 1500 – 1700 TL emekli aylığı almaktadırlar. Aynı şartlarda hakim ve savcılar 4000 – 5000 TL, subaylar 3000 – 6000 TL, başçavuşlar 2000 – 2500 TL almaktadır. Karşılaştırma yapmak zorunluluğunda kaldığımız için üzgün olduğumuzu belirtmek isterim. Ordu mensupları, hukukçular (hakim ve savcılar) çalışırken tazminat vasfında 2-3 misli maaş alırken, emekliliklerine bir misli kadar yansımaktadır. Soruyoruz, hangi kıstaslarla bu ayrıcalık yaratılmaktadır? Gece gündüz çalışıp, çabalayıp birçok badire atlattıktan sonra emekliliği hak etmiş meslektaşlarımız ekonomik zorluklar içerisindedirler. Tıbbı okumayı düşünen birçok gencimiz artık bu mesleği düşünmez oldular. Bu yönden gelecekteki hekim kalitesinin nasıl olacağı akıllarda soru işareti bırakmaktadır. Biz hekimliğin saygınlığına gölge düşmesin diye bu duruma şimdilik katlanıyoruz. Ancak bıçak artık kemiğe dayanmıştır! Kimseye muhtaç olmayacağımız bir emeklilik istiyoruz.
Antalya milletvekili Op.Dr.Arif Bulut meclise bu konuda bir kanun teklifi sunmuş bulunmaktadır. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki hekim milletvekillerimiz ve hekim bakanımız başta olmak üzere destek bekliyoruz.
İzmir Tabip Odası Emekli Hekimler Komisyonu