Eski Sağlık Bakanı Prof.Dr.Recep Akdağ’ a Hakkımızı Helal Etmedik!

10.02.2013

 

Görevini devreden önceki Sağlık Bakanı Prof.Dr. Recep Akdağ sağlık çalışanlarına veda mesajında sağlık çalışanlarından helâllik istemişti.

 
Bu istekten kendimize görev çıkartarak İzmir Tabip Odası olarak meslektaşlarımıza şu soruyu sormanın gerekli olduğu kanısına vardık!
 
“Eski Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ’a hakkınızı helâl ediyor musunuz?”
 
İnternet sitemizde gerçekleştirdiğimiz 10 gün süren tek soruluk ankete yoğun katılım oldu. Ankete yanıt verenlerin toplam sayısı 3826’dır!
 
Katılımcıların % 11 hakkını helâl ederken, % 89’u “HAYIR” diyerek hakkını helâl etmediğini ortaya koymuştur.
 
Hakkını helâl etmeyenlere HAYIR deme gerekçelerini de sorduk! Bu kapsamda da meslektaşlarımızın önemli saptamalarda bulunduklarını gördük. HAYIR deme gerekçelerini kamuoyu ile paylaşmanın da önemli bir görev olduğunu düşündük!
 
Meslektaşlarımızın anket sorularına verdiği yanıtların ve değerlendirmelerin bir bölümünü aşağıda siz değerli basın mensupları ile paylaşıyoruz.
 
Meslektaşlarımızın yanıtları bir bütün olarak değerlendirildiğinde, meslektaşlarımızın aşağıdaki gerekçelerle haklarını helal etmedikleri ortaya çıkmaktadır:
 
  • Hekimlik mesleğini değersizleştirmek ve sıradanlaştırmak, 
  • Hekimlik onurunu ayaklar altına almak,
  • Halkımızı ve hastalarımızı hekimlere karşı kışkırtarak  saldırılara ve şiddet ortamına açık hale getirmek,
  • SABİM uygulamaları,
  • Atama kısıtlamaları nedeniyle aile birliğinin bozulmasına neden olmak,
  • Ağır iş yükü, nöbet ve çalışma saatleri,
  • Hekimlerin hiç olmadığı kadar ceza ve tazminat davaları ile karşılaşmasına sebep olmak, malpraktis tehdidi,
  • Adaletsiz performans uygulaması ile hekimler arasında iş barışının bozulmasına neden olmak, hastaların yeterli ve iyi sağlık hizmetine ulaşmasını engellemek,
  • Özelde ve kamuda hekimlerin düşük ücretle ağır koşullarda çalışmasına neden olmak,
  • Hekimlerin emeklilikte sefalet içinde yaşamasına neden olmak,
  • Serbest çalışma hakkını ortadan kaldırmak,
  • Sağlık hizmetlerini ticarileştirilmek, yabancı ve yerli büyük sermayenin denetimine sokmak,
  • Muayenehane, tıp ve dal merkezleri ve polikliniklere karşı neredeyse terör boyutuna varan baskılar yapmak,
  • Maddi olarak ciddi kayıplara yol açmak,
  • Aile hekimlerine verilen sözleri tutmamak ve yıllar içinde ciddi maddi ve özlük kayıplarına uğratmak,
  • Öğretim üyelerine getirilen çalışma kısıtlamaları,
  • Tıp ve tıpta uzmanlık eğitiminin kalitesini düşürmek, akademik personele ciddi baskılar yapmak, 
  • Sağlık sistemini ve çalışanların statüsünü yap-boz uygulamalarla karmaşaya sokmak,
 
Bütün yetkililere sesleniyoruz:
 
Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının mutlu ve huzurlu olmadığı, geleceğinden kaygı duyduğu bir sağlık sisteminin başarılı olma şansı yoktur. Böyle bir ortamda da halkımızın ve hastalarımızın nitelikli sağlık hizmetine ulaşması da bir hayalden öteye gidemez.
 
Daha birçok farklı konuda görüş bildiren ve eleştirilerini yönelten hekimlerin feryadı dikkate alınmalıdır. Görevi devralan Sayın Sağlık Bakanı Uz.Dr.Mehmet Müezzinoğlu’na, ileride Sayın Prof.Dr.Recep AKDAĞ gibi anılmamak için bu anketten çıkan sonuçları dikkatle incelemesini şiddetle öneriyoruz.
 
 
İZMİR TABİP ODASI
 
Ankete katılan ve hakkını helal etmediğini ifade eden meslektaşlarımızın görüşlerinden bir kısmını sizlerle paylaşıyoruz.
 
 
 
 
GÖRÜŞLER
 
“Çok umutsuzluğa düşürdüğü, emeklerimizin karşılığını alamayacağımızı hissetttrirdiği, geleceğe kaygılı bakmamıza neden olduğu için.”
 
“Çoluğum cocuğumdan ayrı bıraktığı ve diplomamı gasp edip çalisma hakkımı elimden aldığı icin en az 10 haklı sebep daha sayabilirim.”
 
“Hekimleri köleleştirdiği ve sağlık sisteminin günah keçilerine dönüştürdüğü için Sağlık çalışanlarının toplum içindeki itibarı onun döneminde ayaklar altına alındı. Can güvenliği kalmadı. hekimlerin saygınlığı kalmadı.”
 
“Adaletsiz performans sistemi ve liyakata dayanmayan yönetici atamaları, partizanlık ve yandaş sendikayı kayıran uygulamaları ile sağlık çalışanlarını hep ezdi.”
 
“Aynı ameliyata her hastanede farklı para verdiği için, dayak yerken hakkımızı aramadığı için, ücretimizi emekliliğe saymadığı için, komik paralara 24 saat nöbet tutturduğu için hakkımı helal etmiyorum”
 
“Sağlıkçının emeğini hiçe saydığı, intihar eden, darp edilen ve de öldürülen sağlıkçılar için özür dileyip istifa etmediği için bir müslüman olarak hakkımı helal edemiyorum.”
 
 “Kendisini meslektaşım olarak kabul etmiyorum. Esasen hekimlere ve ülke tıbbına verdiği zararlar nedeni ile tabip odasından ihracının bile hukuki zemininin olduğunu düşünüyorum. Üslubu saldırgan ve nezaketten yoksun.”
 
“İnsan sağlığını ve hekimlik onurunu büyük sermayeye peş keş çektiği, sağlık çalışanlarını ücretli köleler haline dönüştürme çabaları nedeniyle”
 
“Sağlık hizmetlerinin çalışma koşullarını hiçe sayan, hekimlere olan düşmanca ve kinci tutumları, onur kırıcı baskıcı tutumu, kamu hastaneleri ticarethaneye dönüştüren ve hekimleri büyük sermayenin güdümünde çalışmaya iten politikaları, özel çalışma hayatında yarattığı saçma uygulamakları, meslektaşlarına olan kötü tutumu nedeniyle”
 
“Çalışma barışını bozduğu için, sağlık çalışanları ile halkı karşı karşıya getirdiği için, uygulamalarında halkın sağlığını değil işletme karını hedeflediği için, hekim olduğu halde hekim düşmanı olduğu için.”
 
“Meslek olarak hekimliğin prestiji iki paralık oldu. 34 yıllık hekimim, bu yüzden mesleği bırakmayı düşünüyorum. Eski muayenehaneme dönebilsem ... O da yasak. Hangi hak, nasıl helâl edeyim?”
 
“Oy uğruna bir meslekteki tüm insanları hayatına, devletine, hukuka küstür, hayatlarını mahvet, sonrada helallik iste... Geçti borun pazarı, sür eşeği Niğde'ye demiş atalarımız, geçmiş olsun, zerre kadar hakkı olan doktor diğer tarafta hakkını söke söke alacak senden... Bu kadar haktan kolayca kurtulacağını mı sanıyordun? Helallik isterim olur biter mi? Yazık... Umumun yararı olsa bile sadece bir kişinin dahi hakkını gasp edemezsin diyor dinimiz.”
 
“Bütün düzenimi, psikolojimi hayat güvencemi alt üst etti . Bizimle kedinin fareyle oynadığı gibi oynadı ve ayrıca zevk bile aldığını zannediyorum. Ayrıca Türkiye bütçesinde kocaman bir kara delik oluşturdu. 10 sene içerisinde sağlık harcamaları 10 misli arttı.”
 
“Biz insanlara yardım etmeye, sıkıntı çekmeye gönüllü olmaktan başka ne günah işlemiştik hepimizi karaladı, paracı, dövülebilir kişiler hak ettiler haline getirdi. Hangimiz saraylarda yaşıyordu da zaten paraya doymaz hale geldik. Ben affetsem Allah affetmez diyorum.”
 
“Aile hekimliğini ""dipsiz kuyu"" olarak yüklendikçe yetmezmiş gibi gördüğü için, sistemin başında bunları açıkça söylemediği için Helal etmiyorum”
 
“Etmiyorum çünkü göreve geldiği günden istifa ettiği güne kadar bizler tam bir firavun zulmü uyguladı.”
 
“Beni bu sağlık sisteminden tiksindirdiği ve güzel ülkemi terketmek zorunda bıraktığı, 11 yıldır özveri ve fedakarlıkla bitirdiğim hekimlik ve uzmanlik eğitiminin diplomalarını gasp ettiği için hakkımı helal etmiyorum.
 
“Emeklilik koşullarımız içler acısı. Ağlanacak halde.”
 
“Beni birakin doktor, insandan saymadigi icin...”
 
“Tüm hayallerimi yıktığı için”
 
“Gelmiş geçmiş en bûyük hekim düşmanı. hakkımı helal etmiyorum.”
 
“Mecburi hizmet adı altında insanların çoluğuyla çocuğuyla ayrı düşmesine ve nihayetinde pek çok ailenin dağılmasına neden oldu.”
 
“Haksız hukuksuz şekilde çıkarılan tam gün yasası ile verimli çağımda emekli olarak devlet hizmetinden ayrılarak, hastanede yararlı olacağım hastalarıma ve asistanlarıma bilgi birikimimi aktarmamı engellediği için”
 
“Hekimlerin seçeneklerini daraltıcı tutumu, hekimlerin emeğini özel hastane zincirlerine peşkeş çekmesi”
 
“Herhalde şaka yapıyor olmalı.”
 
“Hakkı yok ki üstümde helal edeyim”
 
“Tecrübeli hocaların üniversitede kalmasının bütün yollarını kapattı ve onların hastalara elini sürmesini bile yasaklattı. Bugün tam hissedilmese de 5-10 yıl sonra bu tecrübeli hocalar ile beraber hasta değerlendirmeyen ameliyat yapamayan doktorlar kendi kendilerine veya kısıtlı imkanlar ile tecrübe kazanacaklar fakat bu onların çok iyi yerlere gelmesini sağlayamayacaktır. Sonra da bizim ülkede iyi doktor yok günleri yaşanacaktır. Bu gün tecrübeleri ile çok iyi konumlara gelen önemli doktorların maalesef bu tecrübelerini genç arkadaşlarına aktarma fırsatı doğrudan veya dolaylı yollar ile ellerinden alınmıştır.”
 
“Doktor olduğuma beni pişman ettirdiği için”
 
“Yaptığı adaletsiz uygulamalar için Allah'a havale ediyorum”
 
“Doktorun emeğinin karşılığını almasını engelledi. Mesleği memurluğa dönüştürdü. 184 şikayet hattı gibi bir garabeti oluşturdu. Genç doktorlar intihar etti. Üniversite hocalarını kaçırdı, sonra Başbakanı ameliyat ettirecek doktor bulamadı. Halkı düşündüğünü söyleyip karısını konsla ameliyat ettirdi vatandaşa ulaştırmadığı hizmeti kendisi için nüfuzunu kullanarak yaptı.”
 
“Sağlıkta dönüşüm kisvesi altında doktoru doktora, halkı doktora, diğer memurları doktora, herkesi doktora kırdırdığı için. acilde günde 450 hasta bakarken hata yapılmamasını beklediği ve bu 450den 1 tanesi sabim'e ""bence gerekliydi bana serum takılmadı"" diye şikayette bulunduğunda sabim tarafından bu şahsımıza sorulduğu için. çalıştığım hastanede acil durumda kullanacağım serum bile yokken beni bu sabim mobbing'ine maruz bıraktığı için...”
 
“Biz eczacıları ve tüm sağlık çalışanlarına böcekmiş muamelesi yaptığı için asla hakkım helal değildir..”
 
“Şu an yatağında uyuyan oğlumun rızkından kestiği için..ölen meslektaşım için...fakülteye girerken”
“Kurduğum hayallerimi yıktığı için...çalışma azmimi yok ettiği için...geleceğe umutla bakan bir nesli harcadığı için...ülkemin insanlarına yakın gelecekte altından kalkamayacağı bir yük bindirdiği için..”.
 
“Biz bir kuş yuvasını dağıtmazken eş tayini yapmayarak yuvamızı dağıttığı için.”
 
“Hangi sebebi söyleyeyim emekli oldum kadro yok diye çalışmamız engellendi oyuncak edildik”

“Sağlık çalışanlarını siyasal çıkarlar uğruna, oy kazanmak adına ''eti
senin kemiği benim '' mantığı ile halkın önüne atmıştır.”
 
“Yazmakla bıtmezzzzzz”
Bu haber 5817 kez okunmuştur.