İzmir’de Radyoaktif Tehlike...

14.12.2012

 


Sayı : 2012 – 51                                                                                         14.12.2012
 
Geçtiğimiz günlerde İzmir Gaziemir’de bir imalathanede radyoaktivite içeren atıklar bulunduğu basın yoluyla kamuoyuna yansımıştır.  Bu, tersi kanıtlanana dek “facia” olarak adlandırılmayı hak eden bir durumdur.
 
Uzmanların yaptıkları değerlendirmeye göre söz konusu radyoaktif madde Europium 152 çekirdeğidir. Olasılıkla bir nükleer enerji santrali atığıdır. Henüz, ülkemizde nükleer enerji üretimi yapılmadığına göre bu atıkların ülkemize nasıl sokulmuş olduğu da ayrı ve kapsamlı bir araştırmanın konusu olarak ilgililerin önünde durmaktadır.
 
İşin bu yanını bir kenara bırakarak bizlerin ilgi alanına yönelmekte yarar görüyoruz.
 
Konuya öncelikle, işyeri güvenliği ve işçi sağlığı açısından bakılmalıdır. Radyoaktif atıkların bulunduğu işyerinde, söz konusu atıklar uzaklaştırılmış olsa bile sürmekte olan radyoaktivite nedeniyle işyeri güvenliğini ve işçi sağlığını  tehlikede olabilir. İlk olarak buradan başlanmalı; işyeri güvenliği ve işçi sağlığı açısından gerekli tespitler yapılmalı ve şu anki durum açıklığa kavuşturulmalıdır.
 
İşyerindeki durumun anlaşılması ve çalışanların sağlığı konusunda elde edilecek veriler rehberliğinde, çevre sağlığı ve o çevrede yaşayan toplumun sağlığı ile de titizlikle ilgilenilmelidir. Uzmanlara göre imalathanedeki tehlikeli radyoaktivite düzeyi,  çevre sağlığını da etkileme potansiyeline sahiptir.
 
İzleyebildiğimiz kadarı ile olay ortaya çıktığında TAEK (Türkiye Atom Enerjisi Kurumu) yetkilileri umursamaz bir tutum sergilemişlerdir. Basında yer alan bilgilere göre, TAEK, buradaki tehlikeli duruma ilgisini esirgemiştir.
 
Yanı sıra, konuyla ilgili olması gereken kurumlarımızın da sessiz ve edilgen bir tutum sergilemekte olduklarını şaşırarak ve üzüntüyle izlemekteyiz. Konuyla ilgili olarak hem kamuoyunu ve hem de bilimsel çevreleri tatmin edecek açıklama yapılmamıştır.
 
Her fırsatta yetkililerimiz insanın ve insanlardan oluşan toplumun sağlığının her şeye üstün olduğunu söylerler. Bu söylem gereği zaman kaybedilmeden eyleme geçilmesi gerektiği düşüncesindeyiz.  Hem de ivedilikle.
 
Bu nedenle hem yerel yöneticilerin hem de Sağlık Bakanlığı ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın harekete geçmesi gereğini kamuoyu ile paylaşmayı ve gereksinim duyulması durumunda İzmir Tabip Odası’nın bu önemli çevre ve toplum sağlığı sorunu konusunda işbirliğine hazır olduğunu kamuoyu ile paylaşırız.
 
Saygılarımızla.
 
İzmir Tabip Odası
 
Not : Basın açıklamasının oluşturulması sırasındaki değerli katkıları için Prof Dr Tolga YARMAN (Okan Üniversitesi Öğretim Üyesi, Nükleer Mühendis) ve Prof. Dr. Alp ERGÖR’e (Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi) teşekkür ederiz.

 
Bu haber 4386 kez okunmuştur.