Dr. Ersin Arslan Duruşması ve TTB Genel Yönetim Kurulu Toplantısı

Meslektaşımız Dr.Ersin Arslan, ameliyat ettiği bir hastanın yakını tarafından 17 Nisan 2012 de,Gaziantep'te  öldürülmüştü. Açılan davaya ilişkin ilk duruşma,17 Ekim Çarşamba günü Gaziantep'te yapıldı. TTB Merkez Konseyi'nin  odalara yaptığı  çağrı ya  uyarak,dayanışmamızı göstermek amacıyla, Odamızı temsilen  Gaziantep'e  gittik.

 

Duruşma öncesi meslektaşımız Dr.Ersin Arslan'ın aile bireylerine İzmir'li hekimlerin başsağlığı dileklerini, dayanışma ve acılarını paylaşma  duygularını ilettik.Halen 9 Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde Dr.Engin Arslan anısına konulmuş bulunan anıtın çevresinde dayanışma etkinliği yapılmakta olduğunu ilettik.

 

TTB Merkez Konsey üyeleri,18 Tabip Odasını temsilen katılanlar, Gaziantep'te çalışan  meslektaşlarımız ve CHP Mersin milletvekili  DR.Aytuğ Atıcı ile  birlikte,Gaziantep Adliyesi önünde saat 13'te yapılan kitlesel basın açıklamasına katıldık.

Duruşma saat 14 te başlayıp 17 'ye kadar sürdü.Bu arada CHP Muğla milletvekili   Dr.Nurettin Demir dayanışma göstermek üzere bizlere katıldı. TTB avukatları tarafından talep edilmesine rağmen, TTB MK üyeleri ve oda temsilcilerinin ilk  duruşmaya katılma talepleri kabul edilmedi.

Mahkeme, duruşma sonucunda,TTB' nin ve Toraks Derneği'nin davaya müdahil olma taleplerini kabul ederken ,Sağlık Bakanlığı'nın müdahil olma talebini kabul etmedi.

Sanığın 18 yaşından küçük olup olmadığının saptanması için adli rapor sürecinin başlatılması talebi kabul edildi.Yeni duruşma tarihi 8 Ocak 2012 olarak belirlendi.

 

Duruşma öncesi,saat 9:30 da,Gaziantep Tabip Odası'nda TTB Genel Yönetim Kurulu toplantısı yapıldı.Toplantının gündemi “Hekimlere yönelik Şiddet” konusuydu.

 

TTB MK Başkanı Dr.Özdemir Aktan.TBMM'de kurulmuş olan Şiddeti Araştırma Komisyonu ile yapılan görüşmeler ve süreç hakkında bilgi verdi.

 

TTB MK Genel Sekreteri Dr.Beyazıt İlhan TTB MK'nın son 3 aylık etkinliklerine ilişkin bilgilendirme yaptı.

 

“Şiddete KarşıSıfır Tolerans “Çalışma grubu adına Dr.Hasan Ogan sunum yaptı.Birimlerde örgütlü çalışmanın önemini vurguladı.Bakanlığın bu konuda anket hazırlamakta oldugunu  bilgisini verdi.

 

TTB Avukatı Ziynet Özçelik,komisyonun hazırlamakta oldugu rapor hakkında bilgilendirme yaptı.Ayrıca komisyonun yasa değişikliği önerisi yapmayı düşündüğünü açıkladı.Ankara Tabip Odasının yaptığı anket sonucu olarak,ankete katılan hekimlerin %76' sının beklenti içinde olmadığı sonucu çıktığını belirtti.

 

Isparta temsilcisi,Sağlık Bakanlığı adına iletişim konusunda verilen konferanslarda genellikle hekimlerin suçlandığını belirtti.

Bursa temsilcisi,komisyon raporuna yönelik olarak etkinlikler planlanması gerektiğini,komisyon üyelerine e posta,faks gönderilmesi,gazete ilanı verilmesi gibi önerilerde bulundu.

 

İstanbul temsilcisi,hasta yoğunluğunun şiddeti körükleyen ortam yarattığını,en az 20 dk da hasta muayene edilmesinin gündeme getirilmesi önerisinde bulundu.

 

Eskişehir temsilcisi,şiddete karşı sürdürülen kampanyadan olumlu sonuç elde edilmesinin önemli olduğunu,siyasi ortamdaki gelişmelerin gündemde tutulmasının önemini vurguladı.

 

Mersin temsilcisi,sağlık kurumlarında  asılı olan hasta hakları bildirgelerinin adeta hekimlere yönelik şiddeti körükler hale geldiğini,sorunla karşılaşan hasta ve hasta yakınlarının  hekimlere yönelik tavır içine girdiğini belirtti.

 

Mardin temsilcisi,112 çalışma vfe sevk koşullarının yeterli olmamasının hala hekimlere yönelik şiddetin önemli unsurlarından biri oldugunu ifade etti.

 

Çanakkale temsilcisi,şiddetin artmasında performansa bağlı çalışma ortamının etkili olduğunu,toplumsal şiddete karşı çıkılmasının önemli olduğunu belirtti.

 

Edirne temsilcisi,şiddet olgularının kamuoyuna aktarılması konusunda çaba sarfedilmesi gerekitiğini vurguladı.

 

Van temsilcisi,açlık grevlerinin ve Suriye ile çatışma sürecinin değerlendirilmesi gerektiğini,genel olarak yaşam hakkının savunulacağı bir çizgi izlenmesini önerdi.

 

Gaziantep temsilcisi,hekime şiddet uygulayanların gözaltında tutulmasının caydırıcı olabileceğini,genellikle bu yaklaşımın uygulanmadığını,bu konudaki yasal durumun tekrar araştırılmasını önerdi,.Ayrıca,her odanın bulunduğu bölgelerdeki başhekimlere yazılı başvurarak, hekimlere uygulanan şiddetin önlenmesi konusunda aldıkları önlemleri araştırmasını ve verilen cevapları değerlendirmenin önemli olacağını belirtti.

Kırklareli temsilcisi,kendi bölgelerinde  Emniyet Müdürlüğü ile görüştüklerini,şiddet uygulaması olduğunda, ifadelerin,hekim karakola gitmeden kurumda alınmasını sağladıklarını açıkladı.Yerel sorunların dokümente edilmesinin ve somut verilerle  mücadele edilmesinin  daha anlamlı olacağını belirtti.

Gaziantepten bir başka temsilci,hekime yönelik şiddet konusunda birçok odanın daha önce raporlar hazırladığını,bu raporların da yeniden incelenerek değerlendirilmesinin olumlu katkı sağlayacağını belirtti.

İzmir Tabip Odası olarak aşağıdaki önerilerde bulunduk;

1-”Hekime Yönelik Şiddet” konusu bir kampanya halinde sürdürülmelidir.

2-Bu kampanyanın kısa vadeli hedefi TTB'nin yasa değişikliği önerisinin kabul ettirilmesi olmalıdır.

3-Hekim kamuoyunun duyarlılığını  arttırmak ve katkısını sağlamak amacıyla acilen  TTB'nin yasa değişikliği önerileri bir imza kampanyası ile gündeme getirilmelidir.Hekimler tarafından imzalandıktan sonra ,bu önerilerTBMM 'ye Şiddeti Araştırma Komisyonuna ve TBMM'deki bütün partilere, planlanacak bir etkinlikle  iletilmelidir.

4-Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda önlemler aldığı ifade edilirken,diğer yandan hekimlerin şiddete uğrayabileceği ortamları arttıran uygulamaları(örneğin ölüm raporunun verilebilmesi için hasta sahiplerinin  hemen hekim tarafından sorgulanması ve kayda geçirilmesi uygulaması gibi)  ve  Başbakan'ın hala kamuoyunu hekimler aleyhine yönlendiren demeçleri gündeme getirilmelidir.

5-Kamu hastane birliklerinin kurulması ve yöneticilerinin atanması sürecinde yaşananların ,kadrolaşma çabalarının vardığı nokta kamuoyu ile paylaşılmalı ve teşhir edilmelidir.