Değerli Meslektaşlarımız,
Daha önce de bilgilendirdiğimiz gibi İzmir Tabip Odası 2010-2012 Dönemi Çalışma Raporu’ndan ilginizi çekeceğini umduğumuz başlıkları sizlerle paylaşmayı sürdürüyoruz.
Geçen dönem boyunca yapılanları bilmek sizlerin hakkı olduğu kadar bunları anlatmak bizlerin de görevidir düşüncesindeyiz.
Geçtiğimiz dönem hepinizin bildiği gibi hekimliği ve her kesimdeki hekimleri çok yakından ilgilendiren olumsuzlukların yaşandığı bir dönem oldu!
Bu olumsuzluklara haksızlık ve hukuksuzluk da eklenince İzmir Tabip Odası Hukuk Büro’suna da çokça iş düşmüş oldu.
Birisi tam zamanlı (Av. Mithat KARA) ve diğeri yarı zamanlı (Av. Abdullah HIZAL) olmak üzere iki avukatımız geçmiş dönemlerdeki başarılı ve özverili çalışmalarına bu dönemde yenilerini eklediler.
Çalışma günlerinde avukatlarımız ortalama 10-15 dolayında meslektaşımıza telefonla danışma hizmeti verdiler. Olağandışı gelişmelerin yaşandığı dönemlerde bu sayının 25-30’ları aştığı günler olmuştur. Günlük yüz yüze görüşme ortalamasının da 4-5 dolaylarında olduğunu eklemeliyiz.
Hukuk Bürosu’nun başarılı çalışmalarının ürünleri ulusal ölçekte duyulduğu ve bilinmeye başladığı için son dönemde İzmir dışından meslektaşlarımızın da yoğun destek istemleri olmuştur. Bu istemler de olabildiğince karşılanmıştır.
Ayrıca, ivedi durumlarda 24 Saat erişilebilen Acil Durum Hattı aracılığı ile de özellikle fiziksel şiddet olgularında hızlı ve sonuç alıcı yaklaşımların yaşama geçirilmesi sağlanmıştır.
Bunların yanı sıra Oda avukatlarımız, başka meslek örgütleri ve uzmanlık derneklerinin çalışma ve toplantılarına katılarak destek vermişlerdir.
Yine bu süreçte, hem TTB hem de diğer tabip odaları hukuk büroları ile düzenli ilişki ve görüş alış verişi içinde meslektaşlarımızın yaşadığı sorunlarda ortak hukuksal girişimler gerçekleştirilmiştir.
Yüzlerce meslektaşımız adına yürütülen yoğun hukuksal girişim trafiğini şu şekilde sınıflandırabiliriz.
1-) Hukuk Bürosu Genel Çalışmaları
2-) Hekime Yönelik Şiddet,
3-) Atama, Geçici Görevlendirme, Yolluk
4-)Tam Gün Yasası Uygulamasından Kaynaklanan Kamuda ve Özelde Çalışan Hekimler Adına Açılan Davalar
5-)Tıpta Uzmanlık Eğitiminden ve Birlikte Kullanım Protokolünden Kaynaklanan Davalar,
6-)Özel Hekimlik,
7-) Döner Sermaye Ek Ödemeleri,
8-) İşyeri Hekimliği,
9-) Aile Hekimliği,
10-) Onur Kurulu Kararları’na Karşı Açılan Davalar,
11-) Düzenleyici İşlemlere Karşı Açılan Davalar,
12-) Diğer Davalar,
Dönem boyunca “Hekime Yönelik Şiddet” konulu 22 dosya Oda avukatlarımız tarafından takip edilmiş ve saldırganların ciddi ve caydırıcı cezalar alması doğrultusunda çaba gösterilmiştir.
Bu dava dosyalarından birisinde saldırgana darp nedeniyle 10 ay ve silahlı tehdit nedeniyle 1 yıl 8 ay hapis cezası verilmesi sağlanmıştır.
Bir başka fiziksel saldırı olgusunda hekimin kemik bütünlüğünün bozulmasına neden olan saldırgana 30 ay hapis cezası verilmesi doğrultusunda başarı sağlanmıştır.
Hukuk Bürosu’nun bu alandaki yoğun çalışmasına, fiziksel saldırıya uğramış olan bir üyemizin duruşmasına seçilmiş kurullarımızın ve hekim meclisi üyelerimizin katılımıyla destek verilmiştir.
PDC fazlası olduğu gerekçesiyle çeşitli yerlere atanan pratisyen ve uzman hekimlerimiz adına 11 dava açılmış ve 9 dosyada atama işlemleri iptal edilmiş veya durdurulmuştur.
Tam Gün uygulamaları nedeniyle serbest çalışma hakkı kısıtlanan, döner sermaye ek ödemesi kesilen hekimler adına davalar açılmış ve düzenlemelerin Anayasa Mahkemesi’ne götürülmesi için çaba harcanmıştır.
Tam Gün uygulamaları nedeniyle çalıştıkları işyerlerinden ayrılmak zorunda kalan işyeri hekimlerinin ve özelde çalışan hekimlerin kıdem ve diğer işçilik haklarının tahsili için pilot dava açılmıştır.
Cerrahi girişim koşulları bulunmayan tıp merkezi, dal merkezi, polikliniklerde çalışan hekimlerin hastalarını özel hastanelerde ameliyat etmelerini yasaklayan işlemler için 2 dava açılmış olup yargılama sonucu beklenmektedir.
Tıpta Uzmanlık Eğtimi sürelerini kısaltan yasa değişikliği sonrası uzmanlık eğitimini kısaltılmış uzmanlık eğitimi süresine göre tamamlamaya zorlanan 8 asistan hekim adına açılan 2 davada, Sağlık Bakanlığı genelgesinin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.
663 sayılı KHK sonrası eğitim yetkileri kısıtlanan 7 klinik şefi ve şef yardımcısı adına, eğitim yetkisinin kısıtlanması işlemi ile dayanağı 663 KHK’nin anayasaya aykırılığı iddiasıyla davalar açılmıştır. Davalar devam etmektedir.
İzmir Atatürk Eğitim Hastanesi ve İzmir Katip Çelebi Ünüversitesi arasında imzalanan birlikte kullanım protokolü ile Birlikte Kullanım Yönetmeliğine karşı 100’e yakın hekim adına, 6 dava açılmıştır. Yönetmeliğin birçok maddesinin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiş olup protokolün iptali için açılan dava karar aşamasındadır.
Muayenehanesinde çalışan hekimlerin aynı zamanda SGK anlaşmalı özel hastanede çalışamayacağına dair işlemlere karşı 6 dava açılmış, 4 davada hekimler lehine karar verilmiş olup iki davada karar beklenmektedir.
Üniversite hastanesinde çalışan hekimlerin doğum, hastalık vb. izinli olduğu günlerde ek ödeme alamamasına ilişkin işlemlere karşı 12 dava açılmış, 9 davada hekimler lehine karar verilmiş, 2 dava reddedilmiş, bir dava devam etmektedir.
Muayenehanelerin fiziksel ve teknik özelliklerine ilişkin yapılan yönetmelik değişikliklerine karşı dava açılmış, bu davalarda birçok düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiştir.
İzmir Tabip Odası Hukuk Bürosu’nun 2010-2012 Çalışma Döneminde yüzlerce meslektaşımız adına takip ettiği hukuksal süreçlere ilişkin ayrıntılı çalışma raporuna ekte yer verilmiştir.
İZMİR TABİP ODASI