Değerli basın mensupları,
Sevgili sağlık çalışanları ve yurttaşlar,
Yurt genelinde sağlıkçılara yönelen şiddet geçtiğimiz Cuma günü Aliağa’da bir kez daha sahne aldı!
Kendilerince yarattıkları gerekçelere sığınarak hekimlere ve sağlık çalışanlarına el kaldıran kendini bilmezlere bir çift sözümüz var!
İki elimiz yakanızda olacaktır!
Asıl sözümüz bu şiddeti özendirenlere ve sessiz kalmayı sürdürenleredir.
Aliağa’da hekimlere yönelen fiziksel şiddet sonrasında işitme kaybı yaşayan hekim arkadaşımıza geçmiş olsun diyoruz. Bir an önce sağlığına kavuşmasını diliyoruz!
Görme ve işitme duyusunu kalıcı olarak yitirdiği anlaşılan karar alıcı ve uygulayıcılara sesleniyoruz!
Bu sözlerimizi okuyamayabilir ya da işitemeyebilirler!
Bir şekilde haberdar olacaklarından kuşku duymuyoruz!
Sağlık ortamını dönüştürenlerin şapkalarını önlerine koyup düşünmeleri zamanı gelmiştir, geçmektedir!
Sağlıkta Dönüşüm ile değersizleştirilen, ucuzlaştırılan, aşağılanan; sözel ve fiziksel şiddete uğrayan bir sağlık çalışanı nasıl verimli ve yararlı olacaktır?
Hiç unutulmamalıdır ki; güvenliği sağlanamayan bir sağlık çalışanının nitelikli sağlık hizmeti vermesi mümkün değildir. Sağlık çalışanının güvenliğinin olmadığı bir ortamda sağlık hizmetinden söz etmek mümkün değildir.
Bizlerin güvencesini ortadan kaldıran iktidar, her ne hikmetse;
2 Kasım tarihli 663 sayılı KHK’ye şiddete uğrayan sağlık çalışanlarına hukuksal yardım yapılmasını da kararnameye eklemiştir!
Bu ne yaman bir çelişkidir?
Sağlık çalışanlarına şiddete 0 (sıfır) tolerans derken halkımızın sağlığa erişimini zorlaştırarak sağlık çalışanlarıyla yüz yüze getirmeleri açıklanmaya muhtaç bir durum değil midir?
Beylik sözleri bir yana bırakarak bu sözlerini yerine getirmeye çağırıyoruz bizleri yönetenleri.
1 Ocak 2012’de uygulamaya konan GSS ile halkımızın, yeşil kartlılarımızın, yoksullarımızın, sağlık çalışanlarımızın, sosyal güvenlik ve sağlık hakkı ellerinden alınacaktır. Böylelikle özellikle yoksul insanlarımızın sağlık hizmetlerine erişimi daha da zorlaşacak hatta olanaksızlaşacaktır!
Bu sorun halkımızın olduğu kadar biz bu hizmeti üretenlerin de sorunudur!
Sağlık hakkı doğuştan kazanılan en temel insan hakkıdır!
Herkese eşit, ücretsiz, ulaşılabilir ve nitelikli bir sağlık hizmetinin mümkün olduğunu biliyoruz.
Ancak!
Sağlık hakkı mücadelesinin yalnızca sağlık çalışanlarının çabası ile başarıya ulaşma şansı yoktur. Bu mücadele ancak hizmet alanların ve bu hizmeti verenlerin, mağdurların yani tüm toplumun sağlık hakkına sahip çıkmasıyla başarıya ulaşacaktır.
Bu sorunla başa çıkmanın yolu hep birlikte; ÜCRETSİZ, NİTELİKLİ ve ULAŞILABİLİR bir sağlık hakkı mücadelesi vermekten geçiyor!
Bu açıklamayı gerçekleştiren İzmir Sağlık Çalışanları Platformu’nun bileşenleri olarak şiddete uğrayan sağlık çalışanlarının her koşulda yanında olduğumuzu bir kez daha dile getiriyoruz.
Aynı duyarlılığı bizleri yönetenlerden de bekliyoruz!
Uygulamalarıyla sağlık çalışanlarını hedef tahtasına dönüştüren yöneticileri sağduyuya ve sağlık çalışanlarına sahip çıkmaya çağırıyoruz!
Son sözümüz yurttaşlarımıza!
Sağlık hizmeti alan sizleri de bu önemli soruna duyarlı olmaya çağırıyoruz!
Unutmayınız ki, bizlere vereceğiniz destekle ücretsiz, erişilebilir ve nitelikli sağlık hakkınıza da sahip çıkmış olacaksınız!
Saygılarımızla
İZMİR TABİP ODASI
İZMİR DİŞ HEKİMLERİ ODASI
İZMİR ECZACI ODASI
İZMİR VETERİNER HEKİMLER ODASI
TÜRK HEMŞİRELER DERNEĞİ İZMİR ŞUBESİ
SES (SAĞLIK VE SOSYAL HİZMET EMEKÇİLERİ SENDİKASI)
GENEL SAĞLIK- İŞ GENEL MERKEZİ