Ecza(cı) sözcüğünün kökeni Arapça Cüz sözcüğünden gelmektedir. Cüz’ün çoğuludur. Geçmişte hazır ilaç neredeyse yok iken hekimlerin yazmış olduğu cüzlere göre yapılan ilaçların eczanelerde hazırlandığı bir dönem söz konusudur. Cüzlerin toplandığı yer demektir “ecza” ya da “eczane” !
19. yüzyılın sonları ile 20. Yüzyılın başlarında kentimiz İzmir’de sayıları kimi zaman artan ve kimi zaman da azalan 40 dolayında Eczane vardır! İstanbul’da olduğu gibi Eczane sahiplerinin “gayri Müslim” olması neredeyse değişmez bir kural gibidir.
İzmir’de Eczane alanında bir Türk’ün adına ilk kez 1901’de rastlanacaktır. Esat (Kiper) Bey İzmir’in ilk Türk eczacısıdır.
Sayıları fazla olmasa da Türk eczaneleri Yunan işgali sırasında yaşanan yağmadan paylarına düşeni alacaklardır.
Cumhuriyet ile birlikte kendi ülkelerinde çağdaşlığa ve uygarlığa yabancı konumda olmaktan kurtulma şansı yakalayan Türk insanı Kurutuluş Savaşı sonrasındaki nüfus yapısı değişikliklerinden de yararlanarak Eczacılık alanında da kendini kanıtlayacaktır.
Zamanla kent bölgelere ayrılarak “nöbetçi eczane” kavramının oluşturulması da sağlanacaktır.
Hekimin kaleme almış olduğu reçete ya da eski deyişle “cüz” eczanede eczacı tarafından çeşitli maddelerin karıştırılmasıyla hazırlanmaktadır.
Bugünün algısına çok yabancı gelebilir ama o yılların eczanelerinde ilaç hazırlanmasının yanı sıra hekim muayenesine de erişmek olanağı vardır.
İzmir’de eczacılık alanında iz bırakan kişiliklerden birisi olan Süleyman Ferit (Eczacıbaşı) Bey’in eczanesi de eczaneden öte tıp merkezi işlevi görmektedir. Başta Mustafa Enver olmak üzere dönemin ün yapmış İzmirli hekimleri onun eczanesinde hasta bakarak hizmet vermişlerdir.
Bugün gelinen noktada, sağlık ortamının diğer bileşenleri gibi Eczacılar ve Eczacılık da sistemli ve bilinçli bir “değersizleştirme” süreci ile karşı karşıyadır.
Kendi bireysel ve bağımsız girişimi ile sağlık hizmetinin önemli bir bileşeni olan eczacılar hiç de uzak olmayan bir erimde bu ayrıcalıklarını yitirme tehdidi ile karşı karşıya kalabileceklerdir.
Sağlığın hak olmaktan çıkartılıp parayla alınıp satılan bir metaya dönüştürüldüğü günümüzde eczacının da büyük ilaç pazarlama zincirlerinin ücretli çalışanı olmaları amaçlanmaktadır!
Bu olumsuz koşullar altında Eczacı dostlarımızın 14 Mayıs Eczacılık Günü’nü kutlarken; biz hekimlerle birlikte başka bileşenleri de olumsuz yönde etkileyen içinde bulunduğumuz sürecin bilincimizi artırmasını diliyoruz!
Saygılarımızla
İzmir Tabip Odası