Kaymakamdan Hekime Saldırı

25.04.2011

 Kaymakamdan Hekime Saldırı

Son zamanlarda hasta ya da yakınlarından kaynaklanan şiddet gündemimizin önde gelen konusu olmaktaydı!

Bugün Diyarbakır’dan gelen “Kaymakamdan kadın doktora dayak!” haberi şiddetin boyut değiştirdiğini belgeler gibiydi.

Bu kadar da olmaz dedirten haberi doğrulatma gereği duyduk.

Oda’mız Genel Sekreteri Dr. Ceyhun BALCI konuyla ilgili olarak Diyarbakır Tabip Odası Genel Sekreteri ve saldırıya uğrayan meslektaşımıza telefonla ulaşarak yaşanan olayla ilgili olarak hem geçmiş olsun dileklerini iletmiş hem de ayrıntılı bilgi edinmiştir.

Gazetelerin internet sitelerine yansıyan haber ne yazık ki doğrudur!

Haberdeki tek yanlış “açığa alma” ile ilgilidir. Kaymakamın böyle bir yetkisi olmadığı için “açığa alma” gerçekleşmemiştir.

Olayla ilgili olarak Diyarbakır Tabip Odası bugün bir basın açıklaması yapmış olup; yarın TTB yetkililerinin katılımı ile bir basın açıklaması daha yapılacağı bilgisi edinilmiştir.

İzmir Tabip Odası da aşağıdaki basın açıklamasını basın kuruluşlarına iletmiştir.

Meslektaşımıza ve DTO yöneticilerine hepimiz adına geçmiş olsun dilekleri iletilmiştir.

Saygılarımızla.

 

İzmir Tabip Odası



HEKİME SALDIRI 

Aliağa Devlet Hastanesi’nde bebeğini ölü olarak acile getiren bir baba acil serviste uzman hekime çocuğunu kurtaramadığı gerekçesiyle saldırıda bulundu. Biz bu konuda tepki ve açıklama hazırlığındayken bir başka hekime saldırı haberi Diyarbakır’dan geldi.

Diyarbakır’da kapısında kendisini bekleyen hastalarını bırakıp ev hastasına gitmediği için bir kadın meslektaşımız hem de kaymakam tarafından darp edildi.

Emir kaymakamdan da gelse beklemekte olan hastalarını bırakıp görev yerini terk etmeyen genç meslektaşımızı kutluyoruz!

Sağlıkta dönüşüm ile birlikte boy hedefine dönüştürülen başta hekimler olmak üzere sağlık çalışanlarının bu türden olaylarla her geçen gün daha fazla karşılaşacaklarını her fırsatta dile getirdik.

Ne yazık ki, bu öngörümüz yoğunlaşan saldırılarla doğrulanmış olmaktadır.

Bu son olayın insanın kanını donduran bir başka özelliği de şiddeti önlemekle, ortaya çıkmasını engellemekle ödevli bir kamu çalışanından kaynaklanmış olmasıdır.

Şiddet uygulayan kamu çalışanı bir de o ilçenin kaymakamıysa eğer sözün bittiği noktadayız demektir.

Bizler yanı başımızdaki Aliağa’da ve biraz uzağında olsak da, Diyarbakır’da fiziksel şiddete uğramış olan meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu kamuoyuna duyururuz.

Kendilerine geçmiş olsun dileklerimizi iletirken; aynı dileklerin ilgililerce de dile getirilmesini beklediğimizin altını çiziyoruz.

Bu son olaylar geçen haftaki grev eylemimizin gerekçelerinden biri olan “can güvenlikli çalışma ortamı” istemimizin de ne denli yerinde olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur.

İlgilileri, yetkilileri ve etkilileri ivedilikle göreve çağırıyoruz!

 

Bu haber 2347 kez okunmuştur.