Öncelikle vurgulayalım!
Yargı kararları saygıyla karşılanmalıdır! Ama, bu durum eleştiriye engel değildir.
Katiller, tecavüzcüler ve yanı sıra sayısız adi suçlu ellerini kollarını sallayarak aramıza karışmışken…
Geçtiğimiz günlerde duruşması yapılan bir davada onlarca emekli ve muvazzaf subayın tutuklanması karşısında kaygılıyız.
Onlar değil midir ki; dağda terörist peşinde koşan, yeri gelip yurt dışı göreve gidip gelenlerdir! Bu koşullar altında kaçmayanlar mıdır “kaçma tehlikesi” gösterenler? Sehven de olsa böyle bir şeyi akıllarından bile geçirmeyeceklerini hemen herkes bilir!
Yine bu davayla bağlantılı olarak Mehmet Haberal hocamız çevresinde oluşturulan mayınlı alana da dikkat çekmek isteriz. Deyim yerindeyse “Mehmet Haberal’a dokunan yanmaktadır!” Bakımını yapan hemşire, kapısında nöbet tutan güvenlik görevlisiyle birlikte bir başka doktorunun daha tutuklandığı haberiyle sarsıldık bir kez daha!
Hekimlerin çeşitli suçlamalarla karşılaşmış olduğunu bilirdik de, başta hekimler olmak üzere sağlık çalışanlarının “terör örgütüne yardım ve yataklık” suçlamasıyla karşılaştığına ilk kez tanık oluyoruz!
Tutuklu olması gerekenlerin tutuksuz, tutuksuz olabileceklerin tutuklu olduğu ortamda her şeye karşın yargıya saygımızı koruyarak, kaygılı olduğumuzu bildirmekten alamıyoruz kendimizi!
Saygılarımızla…
İZMİR TABİP ODASI