Bu yıl onlarca hekim, Türkiye’nin doğusu batısı, kenti kasabası fark etmeden şiddet gördü.
Daha birkaç gün önce Urfa’da bir kadın hekim, uğradığı şiddet sonrası yaşamsal tehlike atlattı. Dün ise İzmir’de, Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde genç bir hekim, bir hasta yakını tarafından darp edildi.
İzmir’in göbeğindeki bir hastanede, darp edilen ve kırılan sadece bir hekimin kolu değildi;hekimlik onuru, geleceğe yönelik mesleki umutları da parça parça oldu.
Her yıl hekime yönelik şiddetin arttığı ülkemizde,yöneticilerden önlem almalarını bekliyoruz.Şiddetin önlenmesi için bir hekimin canını yitirmesi mi gerekiyor?
Sizler, başta Sayın Başbakan ve Sağlık Bakanı, sağlık alanındaki yöneticiler,hekimlerin onuruyla oynamayınız; başarısız olduğunuz bu sağlık sisteminin faturasını hekimlere çıkarmak, kendinize gelmesi gereken tepkiyi savuşturmak için hekimleri hedef göstermeyiniz.
Biz hekimler, bu soruna acilen çözüm bulunmasını, hekime yönelik şiddetin durmasını istiyoruz. Devletin hekimin can güvenliğini acilen sağlamasını istiyoruz. Hasta hakları kadar, hekim haklarına da özen gösterilmesini talep ediyoruz.
Can güvenliğimiz için tıp eğitiminde savunma teknikleri mi öğretilmeli? Başhekimlikler polikliniklerde zırh mı dağıtmalı?
Bu devlet, hastasına olduğu kadar, hekimine de sahip çıkmalı.Bu hekimlere bu ülkenin ihtiyacı olduğu unutulmasın.
Biz İzmir Tabip Odası olarak, her zaman olduğu gibi hekimlerimize sahip çıkacağız; hukuki sürecin de mutlaka takipçisi olacağız.