Hekimin ve o hekimin önde gelen etkinlik alanı olan sağlığın çok önemli bileşenlerinden birisinin de gıdalar olduğundan kuşkumuz olmasa gerektir.
Ancak, özellikle hekimlerin meslek örgütlerinin bu konuya gereken ilgi ve yaklaşımı göstermediğini de üzülerek gözlemlemekteyiz.
GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) son yıllarda kulağımıza çok daha sık çalınan kavramlardan birisi konumunda.
Belleklerimizde şahin yaklaşımları ile iz bırakmış olan Eski ABD Dışişleri Bakanı Henry KISSINGER’ın bir sözünü anımsamakta yarar var. Bu söz ondan duymaya alışık olmadığımız türden.
“Gıdayı kontrol altına alan, dünya uluslarını da kontrol altına almış olacaktır”
Bu sözle bir araya getirildiğinde GDO’lar ve yaratabileceği tehlikeler daha iyi anlaşılmış olacaktır.
Ulusları gıda denetimi yoluyla egemenlik altına almak isteyenlerce “yeşil devrim” olarak da adlandırılan GDO, diğer taraftan bakıldığında “yeşil silah” olarak da görülebilir. Hatta, bu bağlamdaki bir çok cilalı sözün “yeşil yalan” olarak irdelenmesi yanlış olmayacaktır.
Çağımıza damgasını vurmakta olan “GDO” kavramını biz hekimlerin çok daha iyi fark etmesi, algılaması ve bu konudaki gelişmelere donanımlı şekilde hazır olmasını kaçınılmaz kılmaktadır.
Bu konudaki güncel bir haberi paylaşırken, önümüzdeki dönemde (16 Ekim Dünya Gıda Günü) bu konuya ilişkin etkinliğimizle de karşınızda olacağımızı muştulamak isteriz.
Saygılarımızla
İZMİR TABİP ODASI
Cumhuriyet 31.07.2010
Tarım Bakanlığı insan sağlığı açısından tartışmalı olan 13 ürüne daha kapıyı açtı
GDO’ya yeni vize
Tarım Bakanlığı’na bağlı Bilimsel Komite, genetiği değiştirilmiş organizmalara (GDO) ilişkin yaptığı uygunluk denetiminde GDO’lu 6 çeşit pamuk, 3 çeşit kolza, maya, bakteri biyokütlesi, pa-tates ve şekerpancarı başta olmak üzere toplam 13 ürünün Türkiye’-ye girişine izin verdi.
Komitenin kararında söz konusu ürünlerin “yem, gıda olarak kullanılması durumunda mevcut bilgiler ışığında insan ve hayvan sağlığı açısından istenmeyen bir etki oluşturmayacağının beklendiği” savunuldu. Yeni ürünlerle birlikte GDO’lu 25 ürüne ithalat izni verilmiş oldu. ■
Tarım Bakanlığı, pamuk, şekerpancarı, patates ve kolzanın ithalatına da kapıları açtı
GDO’da 13 yeni vize
© Genetik olarak değiştirilmiş amilopektin patatesinin doğrudan gıda ve yem olarak kullanılmasının uygun olmayacağı, bu patates çeşidine ait ürünlerin kâğıt üretimi ve kimya alanında kullanılabileceği kaydedildi. “PL73” maya ve “MT 663” bakteri biyokütlesinin yem katkısı olarak kullanılması önerildi.
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı olarak çalışan Bilimsel Komite, genetiği değiştirilmiş organizmalara (GDO) ilişkin yaptığı uygunluk denetiminde GDO’lu 6 çeşit pamuk, 3 çeşit kolza, maya, bakteri biyokütlesi, patates ve şekerpancarı olmak üzere toplam 13 ürünün Türkiye’ye ithalatına izin verdi. Komite daha önce de GDO’lu 9 çeşit mısır, 3 çeşit soya ithalatına izin vermişti. Böylece GDO’lu 25 ürünün ithalatına izin verilmiş oldu.
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na bağlı olarak GDO’lu ürünlere uygunluk denetimi yapan Bilimsel Komite’den mısır ve soyanın ardından yeni ürünlere vize çıktı. Bilimsel Komite’nin 3. ve 4. toplantısında alınarak Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde yayımlanan kararda, “MON1445-2”, “MON15985-7” ve “MON1445-2 X MON15985-7 melez” pamuk çeşitlerinin yem, gıda (rafine yağı) ve pamuk lifi olarak kullanıldığında mevcut bilgiler ışığında insan ve hayvan sağlığı açısından “istenmeyen bir etki oluşturmayacağının beklendiği” belirtildi. Kararda, “GT 73”, “T45” ve “MS8 X RF3 hidrid” kolza çeşitlerinin yem, gıda (rafine yağı) olarak kullanıldığında mevcut bilgiler ışığında insan ve hayvan sağlığı açısından istenmeyen bir etki oluşturmayacağının beklendiği belirtilirken, buna karşın Türkiye’de bu türün yabanileri bulunduğu için gen kaçışının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması önerildi.