MUĞLA’DAN…
29.07.2010 tarihindeki gazetelerde rastlamış olabilirsiniz. Rastlamamış olanlarımız için kısaca anlatalım. Aynı zamanda Muğla Tabip Odası Başkanı olan Dr. Naki BULUT TTB-Sağlık Bakanlığı işbirliği ile yürütülen ve çok sayıda meslektaşımızın eğitilmesi fırsatını da yaratan bir etkinliğin ana konusu olan “İstanbul Protokolü”nü uyguladığı için kusurlu gibi gösterilmeye çalışılmaktadır.
Bir tutuklunun bakısı sırasında kolluk güçlerinin bakı odasından dışarıya çıkartılması temel gerekliliktir. Bu temel gereklilik yerine getirilmek istenince yerine getirmekten kaçınan kolluk güçleri tutuklu hastanın bakısını yaptırmaktan vazgeçmişlerdir. Tutuklu hastanın bir başka gün bir kez daha getirilmesi gerekmiştir hastaneye.
Bu durum gerekçe gösterilerek doğru davranan meslektaşımız kamuyu zarara uğrattığı gerekçesi ile (tutukevi aracının ikinci kez hastaneye gelme gerekliliği öne sürülerek) zararı karşılaması istemiyle karşı karşıyadır.
Yaşananın, acıklı gülünç bir durum olduğuna kuşku yoktur.
Böylesi dayanaksız bir suçlama karşısında meslektaşımızın zarar görmesi olasılığı bulunmadığından kuşku duymamakla birlikte akla zarar bu durumla karşılaşılmış olmasının bile başlı başına üzücü bir olgu olduğunun altını çizmek isteriz.
Ayrıca, meslektaşımızın davranışlarının ulusal ölçekte hem hekimlere hem de kolluk güçleri ve yargı topluluğuna yönelik eğitimlerle özümsetilmeye çabalanan “İstanbul Protokolü”ne uygun olduğu ortada olduğuna göre; “bu eğitimler neden yapılmaktadır?” diye sormak hakkımız değil midir?
Eğer uyulmayacaksa, gerekleri yerine getirilmeyecekse ve hatta gereği yapıldığında soruşturma ve suçlama konusu olacaksa “bir yerde yanlış var!” demek bizlere ve bu yanlışı gidermek de etkililere ve yetkililere düşmüyor mu?
İzmir Tabip Odası