13.07.2010 Tarihli Basın Açıklaması

13.07.2010
Sayı : 2010 - 23 Tarih: 13.07.2010 Anayasa Mahkemesi, “tam gün” yasası ile ilgili olarak CHP’nin açtığı davada konu hakkında bilgi almak üzere, TTB Merkez Konseyi Başkanı ve yöneticilerini 14 Temmuz Çarşamba günü sözlü açıklama için çağırdı. 15 Temmuz Perşembe günü saat 9.30’ da yapılacak mahkeme toplantısının gündeminde de bu konu yer alıyor ve olasılıkla aynı gün içerisinde hekimlerimizi ve sağlık sistemini etkileyecek önemli bir karar çıkacak. Bu nedenle Türk Tabipleri Birliği, Tabip Odaları, Hekimler neden bu yasa tasarısına itiraz ediyoruz? Bir kez daha bunu sizlere açıklamak istiyoruz. Bu yasa ile ilgili Hükümetin, Sağlık Bakanı’nın kamuoyuna söylediklerinin doğru olmadığını, gerçeği yansıtmadığını, aldatmaca olduğunu biliyoruz. 1. Hükümet sürekli olarak yanıltıcı beyanlarla hekim ücretlerine yönelik açıklamalar yapmakta ve hekimleri hedef tahtası haline getirmektedir. Biliyoruz ki global bütçeye geçildiği, Kamu Hastane Birlikleri kurularak maaşların da döner sermayeden ödeneceği koşullarda şu andaki ücretleri almak bile hayal olacaktır. Çünkü Kamu Hastane Birliği işletmesi kurulduğunda devletin maaş ödemesi ortadan kalkacak elde edilen gelir ölçüsünde para ödenecektir. Ayrıca hekimlerce yine çok iyi bilinmektedir ki Sağlık Bakanı ve Başbakan’ın kamuoyuna duyurduğu ücretler kağıt üzerinde olup tavan rakamları yansıtmaktadır. Bu yasa ile hekim emeği ucuzlaştırılmaktadır. Bizler emekliliğe yansıyan, sabit ve gelir getirici bir ücret artışı talep ediyoruz. 2.Yasa araştırma ve sağlık hizmeti açısından da eğiticilere, öğretim üyelerine daha iyi bir ortam sağlamamaktadır. Hekimleri güvencesiz bir ortamda çalışmaya iten bu anlayış, hekimlerin gelirini performans sistemiyle hastaların cebinden alınacak paraya, daha fazla ve niteliksiz hasta bakmaya endekslemiştir. Bizler eğitim ve araştırma faaliyetlerinin de performans kadar değerli olacak bir ücret artışı talep ediyoruz. 3. Yasa tam zamanlı çalışan hekimlerin mesai sonrası özel muayenelerinde çalışma hakkını ellerinden almaktadır. Bizler tam gün çalışmaya, hastalarımıza tam zamanlı mesai içerisinde yeterli sağlık hizmeti sunmaya karşı değiliz. Ancak mesai sonrası kazanılmış hak olan özel hekimlik yapabilme hakkımızı da talep ediyoruz. 4. Aynı yasada geçen zorunlu mesleki sorumluluk sigortası sistemi ise, sağlık hizmet sunumunda zarar gören vatandaşı, eğer parası varsa, hastane kapılarında bekleyen sigorta avukatlarının eline düşürürken, yıllarca mahkemelerde süründürmeye mahkum etmekte, hekimleri içine itildiği daha fazla mesleki hata yapma riski taşıyan uzun ve olumsuz çalışma koşullarında sigorta avukatları ile baş edebilmek için ücretlerinden prim kesilmesi nedeni ile mağdur duruma düşürmektedir.. Hekimlerin içine çekildiği bu güvensiz ve saygın olmayan durum, sürekli suçlu ilan edilen hekimleri şiddete maruz bırakmaktadır. Bizler hata yapma riskinin azaldığı uygun çalışma koşulları, primleri ücretlerimizden karşılanmayan bir mesleki sorumluluk sigortası talep ediyoruz. Yasa tasarı halindeyken uyarmıştık, yine uyarıyoruz: “Tam Gün” adıyla bilinen yasa ile sağlık ortamında telafisi mümkün olmayan sakıncalar doğacaktır: 1. Hastane gelirlerinin artırılması temel hedef olurken, nitelikli hasta bakımı, eğitim ve araştırma bugünkünden daha da geri plana itilecek, 2. Zor ve zaman harcanması gereken hastalardan uzak durularak, sadece "bakılan" hasta sayısının artırılmasına çalışılacak; 3. Öğretim üyesinden sağlık ocağı hekimine tüm sağlık çalışanları, emekliliğe yansımayan düşük bir temel ücrete mahkum edilerek, daha fazla hasta bakıp daha fazla kazanç elde etmeye yönlendirilecektir. 4. Sonuç olarak verilen sağlık hizmeti her alanda giderek kötüleşecektir. Biz; 1. Hekimlerin iş güvencesi başta olmak üzere, özlük haklarının kalıcı bir şekilde düzeltilmesini, 2. Hekimlerin, iyi ve nitelikli hizmet üretecekleri, işsizlik kaygısı duymayacakları ve emekliliklerinde geçinebilecekleri düzenlemelerin acilen yapılmasını bir kez daha talep ediyoruz. Buradan Anayasa Mahkemesine sesleniyoruz: Bu yasa basit bir “çalışma alanı” düzenlemesi değildir. Bu yasa sağlık alanında hekim iş gücü piyasası düzenlemesidir. Neredeyse 7 gün 24 saat çalışmayı dayatan, hizmetin niteliğini daha fazla tehlikeye sokan, bütün sağlık çalışanları ile birlikte halkın sağlığını tehdit eden bir düzenlemedir. Anayasa Mahkemesinden; sadece bizlerin değil, gelecek nesillerimizin de sağlık hakkını gasp eden uygulamaların bir parçası olan bu yasayla ilgili yürürlüğü durdurma ve iptal kararı vermelerini talep ediyoruz. İZMİR TABİP ODASI YÖNETİM KURULU
Bu haber 2016 kez okunmuştur.
Anayasa Mahkemesi, “tam gün” yasası ile ilgili olarak CHP’nin açtığı davada konu hakkında bilgi almak üzere, TTB Merkez Konseyi Başkanı ve yöneticilerini 14 Temmuz Çarşamba günü sözlü açıklama için çağırdı.